5 Maddede Sazova Parkı (Eskişehir Bilim, Sanat Ve Kültür Parkı)

Sazova Parkı, Eskişehir’in çehresini tamamıyla değiştiren projelerden bir tanesi. Zaten açılışından kısa süre sonra parkın ünü kent sınırlarını aşıp tüm ülkeye yayıldı. Hatta Türkiye’nin en büyük ve en güzel parkları arasında gösterilir hale geldi.

Bundan dolayı da tüm bölümlerinin teker teker ele alındığı, nasıl ulaşılabileceği ve ne zaman ziyaret edilebileceği hakkında detaylı bilgiler içeren kapsamlı gezi rehberi hazırlamak adeta tatlı bir zorunluluğa dönüştü.

1. Eskişehir Sazova Parkı (Bilim, Sanat ve Kültür Parkı) Hakkında Bilgiler

Eskişehir gezilecek yerler listesine eklenebilecek en güzel ve keyif dolu cazibe merkezlerinin başında gelen Sazova Parkı, Kütahya yolu üzerine yer alıyor.

“Eskişehir’in Disneyland’ı” lakabına layık görülen parkın açılışı, yapımı henüz tamamlanmadan 2008 yılının ekim ayında gerçekleştirilmiş.

Parkın resmi adı aslında Bilim, Sanat ve Kültür Parkı. Ancak başta yerel halk olmak üzere herkes, cazibe merkezini daha çok bulunduğu bölgenin ismiyle anmayı tercih ediyor.

Ağırlıklı olarak çocukların ilgisini çekebilecek tarzda mekânlarla dolu olan Sazova Parkı, yaklaşık 400 bin metrekarelik alan üzerine kurulmuş. Çocuklar için dediğimden dolayı sakın sadece oyuncaklarla dolu bir yer aklınıza gelmesin. Çünkü parkın içerisinde yetişkinlerin de keyifle zaman geçirebilecekleri bölümler bulunuyor.

Bu nedenle Bilim, Sanat ve Kültür Parkı, bilhassa çocuklu ailelerin Eskişehir’de en çok vakit geçirdikleri yer olma özelliğini taşıyor.

2. Sazova Parkı’nda Gezilecek Yerler

Bir önceki bölümde de belirttiğim gibi Sazova Parkı’nın kısa sürede Eskişehir’in en popüler cazibe merkezlerine dönüşmesinde her yaş grubuna hitap eden bölümleri bünyesinde barındırmasının payı oldukça fazla.

Sazova Parkı’nda yer alan tüm gezi noktalarını dolaşmak abartısız tüm gününüzü alabilir. Üstelik Bilm, Deney Merkezi, Sabancı Uzay Evi ve Masal Şatosu gibi noktalarda belirli saatlerde düzenlenen tur ve gösterimler için parkın kalabalık olduğu günlerde bilet veya yer bulamama sıkıntısı yaşayabilirsiniz.

Bu nedenle tavsiyem önce yazı boyunca anlatacağım parkın bölümlerini inceleyin. Hangilerini görmek isteyeceğinize karar verin bir gezi planı oluşturun.

Parkın en olumsuz özelliklerinden bir tanesi çoğu önemli yerin saat 17.00-18.00 gibi kapanıyor olması. Yaz ayaları gibi gündüzlerin uzun ve sıcak olduğu dönemlerde bu durum sıkıntı olabiliyor. Uzatmadan Sazova Parkı’nda gezip görülmesi gereken yerlerle ilgili detaylı bilgilere geçelim…

Masal Şatosu

Sazova Parkı’nda en çok ilgi gören yerlerin başında, etkileyici görünüme sahip Masal Şatosu geliyor. Zaten yapı, parkın sembolü konumunda.

İlk bakışta şatonun tasarımında Disneyland Paris‘teki türdeşinin örnek alındığını düşünebilirsiniz. Ancak işin aslı hiç de öyle değil.

Şatonun tasarımında İstanbul’daki Galata ve Kız Kulesi ile Topkapı Sarayı başta olmak üzere Türkiye’nin farklı yerlerindeki sekiz tarihi yapıdan ilham alınmış.

Parkı ziyaret eden birçok gezgin, şatonun önünde fotoğraf çektirmekle yetiniyor. Ancak ben sizlere en azından seans dışı ziyarette bulunup giriş katında zaman geçirmenizi öneririm.

Zira burada “Sihirli Elma” isimli bir kafeterya ve hediyelik eşya dükkânı ile manzara izleyebileceğiniz seyir terası bulunuyor. Yapının bu bölümünde çocukların ilgisini ise çeşitli masal kahramanlarının heykelleri çekiyor. Evvel Zaman Sokağı’nda, aynı zamanda fotoğraf ve video çekimine izin veriliyor.

Tabii parkı çocuğunuzla birlikte ziyaret ettiyseniz, rehberli turlara katılıp şatonun içerisinde konuklara sunulanlardan daha fazla yararlanma imkânına kavuşabilirsiniz.

Yaklaşık 30-35 dakika süren tur, “Gizemli Yolculuk” adını taşıyor ve 5-11 yaş arasına yönelik tasarlanmış. Her çocuğun yanında bir yetişkin de rehber eşliğindeki bu gezintiye katılabiliyor.

Gezinti esnasında rehber, çocuklara bir hikâye anlatıyor. Çocuklardan daha sonra tur bitimine kadar anlatılan hikâyedeki olayı çözmeleri isteniyor.

Rehberli turlara katılan ziyaretçiler ayrıca atölye çalışmalarının ve gösterilerin yapıldığı Masal Şatosu Sahnesi’ne erişim hakkına sahip oluyor.

Şatoda “Efsaneler Diyarı” adlı bir bölüm daha bulunuyor. Buranın oluşturulmasındaki amaç, her yaş grubundan bireye Türk kültürünü ve efsanelerini tanıtmakmış.

Animatronik robotlar ve kendi kültürümüze özgü objelerle süslü bu kısımda, misafirlere Kral Midas’ın “Altın Dokunuş” hikâyesi anlatılıyor.

Seans dışı ziyaret için 15-20 dakika yeterli. Ancak tura katılırsanız, en azından 1 saatinizi buraya ayırmanız gerekebilir.

Not 1: Çocukların katılacağı turlar şato için de bireysel gezi için de olmazsa olmaz bir şey değil. Vaktiniz kısıtlı ise şatoyu dıştan gezip parkın diğer bölümlerine devam edebilirsiniz.

Not 2: Masal Şatosu ziyaret saatleri genellikle 10.00-17.00 arası, güncel bilgiyi seyahat öncesinde kontrol edebilirsiniz.

Korsan Gemisi

Sazova Parkı’nda, Masal Şatosu’nun ardından en dikkat çekici bölüm olarak Korsan Gemisi öne çıkıyor. Göletin hemen yanı başındaki gemi her ne kadar “Korsan” konsepti ile dekore edilmiş olsa da tasarımında daha gerçekçi bir temaya sadık kalınmış.

Yani yapımında, 1620 yılında ABD’ye yerleşme hayalleri kuran Pilgrimler’in İngiltere’den başladıkları yolculuklarında Atlantik’i aşmak için kullandıkları Mayflower isimli gemi örnek alınmış. Bana göre sonuç hiç de fena olmamış.

Gemi Müzesi adıyla da anılan parkın bu bölümünde; kaptan köşkü, zindan ve kiler olarak tasarlanmış kısımlar ziyarete açık tutuluyor.

Başta hamaklar ve fıçılar olmak üzere yerleştirilen çeşitli malzemeler sayesinde gemideki ortam gayet gerçekçi hale gelmiş. Yani en azından çocukların ilgi gösterebilecekleri bir ortam oluşturulmuş.

Korsan Gemisi’ni baştan sona gezmek için 15-20 dakika fazlasıyla yeterli oluyor.

Gölet

Yanı başındaki ihtişamlı korsan gemisinden bahsedip de parkın havasını değiştiren göleti es geçmek olmaz. Yapay göl, parkın tam ortasında yer alıyor.

Eskiden gölde kano ile gezinti yapılabiliyordu. Ancak parkı son ziyaretimde artık gölde gezinti yapılmadığını öğrendim. Dolayısıyla yalnızca çevresinde gezinmekle yetinmek durumunda kaldım.

Tabii bu bile kafa dağıtmak için yeterli geliyor. Zira gölde dolaşan ördekler, eğlenceli anlar yaşanmasını sağlıyor. Özellikle de göle yiyecek bir şeyler atıldığındaki hareketleri, görülmeye değer manzaraların ortaya çıkarıyor.

Bilim, Sanat, Kültür Parkı’nın göleti, yılın belirli dönemlerinde sportif etkinliklere sahne oluyor. Haliyle bu etkinliklere denk gelirseniz, normalden çok daha keyifli anlar yaşayabilirsiniz.

Hayvanat Bahçesi & Eti Sualtı Dünyası

“Sazova Parkı’nın açık arayla en zengin bölümü hangisidir?” diye soracak olursanız, sizlere bu iki mekâna odaklanmanızı tavsiye ederim. 2017 yılında ziyarete açılan Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın en yeni üyelerinden bir tanesi.

Parkın kuzey tarafında yer alan tesis bünyesinde Eti Sualtı Dünyası dışında Japon Bahçesi, Tropik Merkez ve Papağan Evi isimli üç bölüm daha bulunuyor.

Hayvanat bahçesi, yaklaşık 250’ye yakın türe ev sahipliği yapıyor. Yüzlerce canlı için toplam 58 bin metrekarelik yaşam alanı oluşturulmuş. Bana soracak olursanız, her canlının kendi yaşam alanlarında özgürce dolaşması gerektiği düşüncesi içerisindeyim.

Ancak hayvanat bahçesinin, çocukların doğal yaşam hakkında bilgi edinmelerini ve çeşitli canlı türlerini tanımalarını sağlaması da işin diğer tarafını oluşturuyor.

Eskişehir Hayvanat Bahçesi’ni ziyaretiniz esnasında önce açık alandaki hayvanları gözlemleyip sonra tematik alanlara yönelebilirsiniz. Hatta bu konuda önceliği Eti Sualtı Dünyası’na verebilirsiniz.

Eskiden bu bölümü gezmek için ayrıca giriş ücreti ödemek gerekiyordu. Ancak hayvanat bahçesinin faaliyete geçmesi ile birlikte tek biletle burası da ziyaret edilebiliyor.

2014 yılından beri faaliyette olan akvaryum kompleksinde, 123 farklı türden 2150 canlı yaşamlarını sürdürüyor. İstanbul ve Antalya’daki türdeşleri ile karşılaştırıldığında bu tesis biraz daha sönük kalıyor.

Ancak yine de Kuzey Ege, Kızıldeniz, Atlantik, Amazon Nehri gibi farklı coğrafyalara özgü sualtı canlılarını görme fikrine kimse “Hayır!” diyemiyor. Bu arada akvaryumu gezerken su tüneline zaman ayırmayı da sakın unutmayın.

Eti Sualtı Dünyası’ndaki gezintinizi tamamladıktan sonra çeşitli sürüngenleri ve örümcekleri gözlemlemek için hemen yanı başındaki Tropik Merkez’e geçebilirsiniz. Sonra da rotanızı renkli atmosferiyle insanı büyüleyen Papağan Evi’ne çevirebilirsiniz.

Başta da belirttiğim gibi Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın dolu bölümü. Dolayısıyla buradaki tüm alanları gezmek en azından iki saat gerektiriyor.

Japon Bahçesi

Eskişehir Hayvanat Bahçesi’nin kuzey bölümünde yer alan Japon Bahçesi’ne ayrı bir parantez açmak istiyorum. Çünkü hayvanat bahçesi bünyesindeki bu kısım, kalabalık atmosferden biraz uzaklaşıp tam da kafa dinleyebileceğiniz bir yer.

Bahçe içerisinde çeşitli peyzaj çalışmalarının yapıldığı alanlar bulunuyor. Yürüyüş yolları ise bu alanlarla ziyaretçilerin etkileşime geçebilecekleri şekilde konumlandırılmış.

Dediğim gibi hayvanat bahçesindeki kalabalıktan bunaldığınızı hissettiğiniz an 10-15 dakikanızı buraya ayırıp sakinliğin tadını çıkartabilirsiniz.

Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi

Anadolu Üniversitesi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi, tıpkı Eskişehir Hayvanat Bahçesi gibi dev boyutlu cazibe merkezine en son eklenen bölümlerden. Adından da kolayca anlayabileceğiniz üzere bu bölümde, Türk dünyasının zenginliği farklı yönlerden ele alınıyor.

Merkezin giriş katında, Türk dünyasının önemli isimlerine ayrılmış odalar bulunuyor. Bu odalar, bal mumundan yapılma heykeller ve çeşitli bilgilendirme materyalleri ile donatılmış.

Böylece 7’den 70’e herkes için bilgi edinmek çok daha kolay hale getirilmiş. Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’nde ayrıca Bilgi Bankası, Kültür Okulu, Musiki Tarihi Müzesi gibi ilgi çekici bölümler yer alıyor. Merkeze girişte herhangi bir ücret talep edilmiyor.

Esminyatürk

Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’ne girmeden önce Esminyatürk’ü ziyaret edebilirsiniz. Özenle hazırlanmış bu bölüme bakınca akla hemen Haliç kıyısındaki Miniatürk geliyor. Ancak burası daha küçük bir alan kaplıyor. Ama içerik bakımından gayet zengin olduğunu söyleyebilirim.

Minyatür parkında, Türk dünyasına ait 32 farklı yapının 1/25 ölçeğinde itinayla hazırlanmış kopyalarını yakından inceleyebilirsiniz.

Her minyatürün önünde, bilgilendirme panosu bulunuyor. Küçültülmüş kopyalar arasında en yoğun ilgiyi Uluğ Bey Medresesi, Tac Mahal, Mostar Köprüsü ve Selimiye Camii görüyor.

Esminyatürk’ün tamamı 15-20 dakikada rahatlıkla gezilebiliyor.

Bilim Deney Merkezi

Bilim Deney Merkezi, parka adını veren bölümlerden biri ve tamamıyla çocuklara yönelik içeriği ile dikkat çekiyor. Tesisin kuruluş amacı, çocuklara bilim ve teknolojinin insanlık için önemini anlatmakmış. Bu nedenle merkezin içerisinde somut örneklerle desteklenmiş gayet eğitici ve eğlendirici bir içerik hazırlanmış.

Bilim Deney Merkezi’nin ziyaret programı, iki farklı seans halinde oluşturulmuş. Pazartesi hariç haftanın her günü ziyarete açık tutulan tesise, 10.00-13.00 saatleri arasında rezervasyon yaptırmış gruplar giriş yapabiliyor.

Bireysel olarak tesisi ziyaret etmek isteyenler ise bu seansın ardından merkezde ağırlanıyor.

Bilim Deney Merkezi ziyareti, ortalama 1 saat sürüyor.

Sabancı Uzay Evi

Devasa bir metalik topu andıran tasarımıyla parkın sol tarafında hemen göze çarpan Sabancı Uzay Evi’nde, interaktif sunumlar ve çeşitli gösterimler yapılıyor. Sabancı Holding sponsorluğunda 2012 yılında faaliyet göstermeye başlayan tesis, 96 kişilik kapasiteye sahip.

Salonda gerçekleştirilen üç boyutlu sunumlar aracılığıyla çocuklara evren, uzay, galaksi, yıldız, dünya ve diğer gezegenler hakkında bilgi aktarılıyor. Sunumlar esnasında 14 metrelik çapa sahip kubbe, projektörler vasıtasıyla çok güzel bir gösterim alanına dönüştürülüyor.

Bilim Deney Merkezi’ne bağlı Uzay Evi’ndeki gösterimlerse Astronot ve Uzay Çağı’nın Başlangıcı, Kara Delik, Yaşamın Kökeni ve Evrendeki Vaha isimlerini taşıyor.

Sunum ve gösterimlerin uzunluğuna bağlı olarak Sabancı Uzay Evi’ni ziyaret süresi 20 ila 40 dakika arasında değişebiliyor.

Sazova Parkı Gezi Treni

Kapladığı alan itibariyle Sazova Parkı’nı baştan sona yürüyerek gezmek hayli zahmetli bir aktiviteye dönüşüyor. Neyse ki projenin tasarım aşamasında, ziyaretçilerin daha rahat dolaşmalarına olanak tanıyacak gezi treni unutulmamış.

Trene binmek için Sazova Parkı’nın ana girişinin hemen sol tarafındaki durakta bekleyebilirsiniz. Trenin bir tam turu tamamlaması, aşağı yukarı 15 dakika sürüyor. Yalnız hava şartlarının iyi olduğu hafta sonları trene binmek için uzun süre kuyrukta beklemek gerekebildiğinin altını çizmek istiyorum.

Gezi treninin durakları, bekleyen yolcular dışında fotoğraf çekmek isteyenlerden de yoğun ilgi görüyor. Hatta düğün arifesindeki birçok çift, fotoğraf çekimi için tasarımı gayet hoş olan durakları tercih ediyor. Bu arada gezi trenine binmenin ücretsiz olduğunu da eklemek isterim.

Sazova Parkı Oyun Alanları

Yazı içerisinde sık sık dile getirdiğim gibi Sazova Parkı’nın kuruluşunda hedef kitle olarak çocuklu aileler seçilmiş. Dolayısıyla çocukların parkta geçirecekleri zamanı daha da eğlenceli hale getirmek adına muhtelif yerler, oyun alanları olarak düzenlenmiş.

Sazova Parkı’ndaki oyun alanları, özgün tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Oyun alanlarında ağaç ev şeklinde salıncaklar ya da Şirinler’in Evi tarzı oyun grupları görürseniz şaşırmayın. Hatta birçok çocuğun annelerini ve babalarını oyun alanına doğru sürüklediklerine de şahit olabilirsiniz.

3. Sazova Parkı Yeme-İçme ve Alışveriş Olanakları

Sazova Parkı’nda yeme-içme ihtiyacınızı giderebileceğiniz kafe ve restoranlar ile park temalı hediyelikler bulabileceğiniz küçük dükkânlar da unutulmamış.

Kafe ve restoranlarda fiyatlar makul seviyelerde, çeşitlilik de fena değil. Tabii dilerseniz buraya gelmeden önce bir şeyler hazırlayıp çantanıza atabilirsiniz. Sonra da gezinti esnasında bir banka oturup bunları tüketebilirsiniz.

Hediyelikçiler ise parkı tam ortadan ikiye bölen gezinti yolu üzerinde sıralanıyor. Bu mekânlara ek olarak Eti Sualtı Dünyası ve Masal Şatosu bünyesinde de anı eşyaları satın alabileceğiniz birer dükkân bulunuyor.

Bu alanlarda ne yiyip içebileceğinize veya neler alabileceğinize dair daha fazlasını Eskişehir’de ne yenir? ve Eskişehir’den ne alınır? yazılarında bulabilirsiniz.

4. Sazova Parkı Giriş Ücreti

Bilim, Sanat ve Kültür Parkı’na ücretsiz giriş yapılıyor. Ancak parkta yer alan çeşitli bölümler için ziyaretçilerden farklı ücretler talep ediliyor.

Giriş ücretleri bu aralar sürekli güncellenebiliyor. Bu nedenle yazı boyunca yer alan ücret bilgilerini kaldırmak zorunda kaldım. Güncel giriş ücretleri hakkında bilgiler için alttaki telefon numaralarını kullanabilirsiniz.

• Masal Şatosu: 0 222 300 00 15
• Eti Su Altı Dünyası: 0 222 300 00 66
• Bilim Deney Merkezi / Sabancı Uzay Evi: 0 222 444 8 236

5. Sazova Parkı Nerede? Sazova Parkı Ulaşım Bilgileri

Sazova Parkı; şehrin batı tarafında, Yeni Eskişehir Stadyumu’nun hemen yanı başında yer alıyor. Merkezi konumu sayesinde şehir merkezinden bu harika cazibe merkezine birçok farklı yöntemi kullanarak rahatça ulaşabilirsiniz.

Eğer Sazova Parkı’na kendi aracınız ile gidecekseniz, parkın iki ucunda yer alan otoparkları tercih edebilirsiniz. Otopark ücreti olarak 5 TL talep ediliyor. Alternatif olarak Yeni Eskişehirspor Stadyumu tarafında yer alan otoparka aracınızı bırakıp bu noktadan parka doğru yürüyebilirsiniz.

Şehir merkezinden, Porsuk Çayı civarından ya da Odunpazarı Evleri‘nin olduğu bölgeden parka taksi ile gitmek, trafiğin durumuna göre en fazla 10-20 dakika arasında sürüyor. Ücret ise 50-70 TL civarında tutuyor.

Dilerseniz bütçenizi daha efektif kullanmak adına toplu taşıma araçlarına da yönelebilirsiniz. Odunpazarı’ndan 11 ve 17 numaralı otobüsler, parkın olduğu bölgeye doğrudan ulaşım imkânı sağlıyor. Şehir merkezinden ise 16 ve 38 numaralı minibüslere binebilirsiniz. Minibüsler, eski stadyumun arkasındaki duraktan kalkıyor.

Sizlere Sazova Parkı adıyla bilinen Bilim, Sanat ve Kültür Parkı hakkında detaylı bilgi vermeye çalıştım. Eskişehir seyahatinizi daha keyifli hale getirecek ipuçlarını ise Eskişehir Gezi Rehberi ve Eskişehir’de Nerede Kalınır? yazılarımız aracılığıyla öğrenebilirsiniz.