Bir zamanların Fransız Hanedanlığı’nın nasıl bir zenginlik ve ihtişam içerisinde yaşadığının bugüne kadar ulaşmayı başarmış büyük kanıtı diyebilirim Versay Sarayı ve Bahçeleri için.
Paris‘te, Eyfel Kulesi’nden sonra en çok ziyaret edilen ve Paris gezilecek yerler listesinin en popüler yapılarından biri olan Versay Sarayı ve Bahçeleri Fransız tarihine, özelde hanedanlığın genelde ise o dönemin hayat tarzına ışık tutan eşsiz bir sanat eseri.
UNESCO Kültür Mirasları arasında yer alan, yılda 10 milyondan fazla turistin ziyaret ettiği bu dev yapıyı gezmek için en az 1 gününüzü ayırmanızı öneririm ki imkanınız varsa bunu 1,5-2 gün şeklinde planlayın. Zira saray da bahçeler de fazlasıyla büyük. Kaldı ki köşkler ve diğer yapılar da buna eklenince sizi yorucu bir tur bekliyor olacak.
Versay Sarayı ve Bahçeleri’nin büyüklüğünden, fazlasıyla kalabalık ziyaretçi portföyü ve sırada bekleme sorunlarından dolayı buraya yapacağınız gezinin son derece programlı olmasını öneririm.
Bu yazıda ben sizlere sarayda gezilecek, görülecek yerlerle ilgili kısaca bilgi verdikten sonra, yazının sonunda Versay Sarayı ve Bahçeleri Turu’nu en verimli şekilde yapabilmenizi sağlayacak birkaç küçük tüyo da vereceğim.
İÇERİK LİSTESİ
1. Versay Sarayı hakkında az bilinen, ilginç gerçekler nelerdir?

Versay Sarayı’nın Aynalı Salon’unda bulunan 357 ayna o dönemde dünyada tekel olmuş Venedikli ayna ustalarına yaptırılmış. Ancak bu iş ne kolay olmuş ne de sonu iyi bitmiş. Ayna üretiminin sırrının dünyaya yayılmasını istemeyen Venedik Hükümeti Fransa’ya giderek Versay Sarayı’nda çalışan ustalar için suikast kararı almış.
Fransız Kral ve Kraliçeleri’nin ikametgahı olduğu zamandan beri Versay Sarayı’nın bahçeleri halka açıkmış ancak o zamanlarda bahçelerde dolaşmak için kıyafet zorunluluğu bulunuyormuş. Başka bir deyişle sarayın bahçesinde gezmek için iyi, temiz ve kaliteli giysiler giymek gerekliymiş.
Zaten lüks ve ihtişamın yansıması amacıyla yapılan bir sarayda başka ne olabilirdi ki… Yanında iyi giysiler olmayanlar için sarayın kapısında kıyafet kiralama imkanı olduğu da söyleniyor ancak ne kadar doğru tartışılır.
Versay Sarayı’nda yaşayan kralların yaptığı her şey, sabah uyanmak, yemek yemek bile onlarca izleyicinin seyrettiği seramoniler şeklinde gerçekleştirilirmiş.
Sarayın bahçelerindeki çiçekler ve ağaçlar çok yoğun, kokuları da aynı şekilde çok yoğunmuş. Ancak bu 17.YY’da o kadar artmış ki bazı ziyaretçiler yoğun kokudan dolayı rahatsızlanıyorlarmış.
Saray bilimin ilerlemesine de katkıda bulunmuş. Kral XV. Louis ve XVI. Louis’in bilime ilgi duymasından dolayı Versay Sarayı’na çok sayıda materyal alınarak bazı deneylerin yapılmasına ön ayak olunmuş.
Ayrıca doktorlar da burada kendilerine ayrılan bölümlerde çeşitli hayvanları kesip inceleyerek bugünkü veterinerlik biliminin temelinin atılmasını sağlamışlar.
2. Versay Sarayı ve Bahçeleri hakkında genel bilgiler nelerdir?

Tarihteki en zengin kralların evi olmuş, hatta bugünün parasıyla aynısını yaptırmaya kalksak en az 2 milyar USD harcanması gereken Versay Sarayı gözünüzde canlandırabileceğinizden çok daha büyük bir kompleks. Evet, saray demiyorum artık, saray kompleksi.
Sadece ana saray binası bile 67 bin metrekare büyüklüğünde ki bahçeler, sarayın kendisi ve diğer yapılar da birlikte düşünüldüğünde tüm kompleks 8 milyon metrekare alan kaplıyor. Sanıyorum büyüklüğünü düşününce ihtişamın boyutu hakkında bir fikriniz olmuştur.
2300 odası, 60 merdiveni, 1200 şöminesi, 6000 sanat eseri (genelde resim) ve 5000 parça mobilyası bulunan Versay Sarayı, Yasak Şehir’den sonra dünyada en çok ziyaret edilen ikinci yer ünvanına sahip.
Şimdi de gelin kısaca tarihinden başlayarak burada neler görebileceğinize bakalım. İhtişamın bir de bu boyutunu görün.
3. Versay Sarayı ve Bahçeleri tarihi nasıldır?

Bir zamanların av köşkü ve sonrasında 100 yıldan uzun bir süre için Fransa Kralları’nın resmi konutu olan Versay Sarayı XIII. Louis tarafından yaptırılmış.
Buraya önce küçük bir av köşkü yaptıran Kral daha sonra, 1630’lu yıllarda av köşkünü bir saraya dönüştürmek için ilk çalışmaları başlatmış ve bunun için Mimar Philibert Le Roy’u görevlendirmiş.
Ancak sarayın bugünkü haline gelmesini sağlayan en büyük eklemeler, genişletmeler ve değişiklikler bir sonraki kral olan XIV. Louis tarafından yaptırılmış.
Kralın görevlendirdiği mimarlar Louis Le Vau ve François d’Orbay tarafından genişlemesi, Charles Le Brun tarafından da iç dekorasyonu yapılan saraya sonradan XV. Louis de ufak tefek restorasyonlar, eklemeler yaptırmış.
Özetle 1700’lü yılların ortalarına gelindiğinde saray son halini almış diyebiliriz ki zaten sonrası da Fransız Devrimi.
Versay Sarayı ve Bahçeleri devrimden sonra boşaltılmış, birkaç kez restore edilmek istenmiş ancak yüksek maliyetinden dolayı buraya dokunmak kolay olmamış. Sonunda gerekli tüm restorasyonlar ve yeniden düzenlemeler yapılıp müze olarak ziyarete açılmış.
4. Versay Sarayı’nda görülmesi gereken bölümler hangileridir?

Aslında yazının bu kısmı çok çok uzun olabilir. Çünkü sadece sarayın içerisini, burada yer alan salonları ve daireleri bile sayfalarca anlatabilirim.
Ancak lafı uzatmamak adına sizlere biraz fikir verecek, turunuzu programlamanıza yardımcı olacak kadarını yazayım.
Versay Sarayı

Her bir odanın, salonun ayrı bir zenginlik ve ihtişam gösterisi yaptığı toplamda 2300 oda ve bölümden oluşan Versay Sarayı içerisindeki görülecek yerler ana hatlarıyla:
Hercule Salonu, Venus Salonu, Mars Salonu gibi resmi Kraliyet Daireleri, Kral ve Kraliçe’nin kendi özel daireleri, Büyük Galeri, Kraliyet Şapeli ve Kraliyet Opera Salonu şeklinde.
Burada görülmesi gereken en önemli yerler Kral ve Kraliçe’nin özel daireleri ile Büyük Galeri’deki Aynalı Salon (Hall of Mirrors).
Yeri gelmişken Aynalı Salon (Hall of Mirrors)’dan biraz daha detaylı bahsedelim. Eskiden bahçelere açılan bir terasın restore edilmesiyle yapılan Hall of Mirrors 1684 yılında tamamlanmış.
73 metre uzunluğundaki salon Fransa’nın politik, sanatsal ve ekonomik anlamdaki başarıları ve kilometre taşlarına adanmış sanat eserleriyle dekore edilmiş bir yer. Ve o dönemde büyük bir lüks sayılan aynalarla (tam olarak 357 adet) kaplanarak Fransa’nın zenginliğini göstermesi hedeflenmiş, ya da sağlanmış.
Versay Sarayı’nı detaylarıyla gezmek isterseniz 3 ila 4 saat arasında bir süre ayırmanızı öneririm. Ancak Aynalı Salon, Kral ve Kraliçe’nin özel daireleri gibi popüler kısımları daha dikkatli gezip, diğer bölümlere şöyle bir göz atarak 1,5 – 2 saatte de turunuzu tamamlayabilirsiniz.
Bahçeler, Heykeller ve Çeşmeler

Özellikle bahar ve yaz aylarında nefes kesici bir güzelliğe sahip olan, uçsuz bucaksız Versay Bahçeleri benim kişisel zevkime göre bu saray kompleksinde en çok beğendiğim yer.
1661 yılında Kral XIV. Louis tarafından peyzaj mimari Andre Le Notre’ye yaptırılan Versay Behçeleri’nin oluşturulma süreci 40 yılı bulmuş.
Çeşmeler, heykeller, yürüyüş patikaları ile süslü olan bahçede görülebilecek yerlerden özetle veya ismen de olsa bahsedecek olursam:
1670’de yapılan ve mevsimleri simgeleyen 4 Mevsim Çeşmeleri, 1687’de yapılan Hayvanların Kavgası Çeşmesi, Ejderha Çeşmesi, Neptün Çeşmesi, Apollo Çeşmesi ve Aynalar Çeşmesi en ilgi çekici detaylardan.
Kuzey, Güney ve Havuzlu Bahçeler (aslında bahçe terasları diyelim, Türkçe’de bunun tam karşılığı yok), İspanya, İtalya ve Portekiz’den getirilen ağaçlarla oluşturulan Orangery Bahçesi, yürüyüş yolları ve küçük parklar devasa Versay Bahçeşleri’ni oluşturuyor.
Versay Sarayı’nı dünyanın en büyük Açık hava heykel müzesi haline getiren, 221 heykel de burada görülmesi gerekenlerden. Hatta belki de en önemlileri.
Bronz, mermer ve/veya kurşundan yapılan, dönemin en yetenekli sanatçılarının şekillendirdiği heykeller Versay Bahçeleri’nin hemen her yerinde görebilirsiniz.
Grand & Petit Trianon (Büyük ve Küçük Köşkler)
Kral ve Kraliçe’nin şahsi konutları da diyebileceğimiz ve sarayın resmi hayatından, formalitelerinden çıkabildikleri büyük ve küçük Trianon da Versay Sarayı ve Bahçeleri Kompleksi’nin önemli bir parçası.
Aslında turistler arasında daha az popüler bir yer Grand Trianon (büyük köşk) ve Petit Trianon (küçük köşk) ancak özellikle Grand Trianon’un en az sarayın kendisi kadar görkemli olduğunu söyleyebilirim. Hem dekorasyon hem de yapı itibariyle elbette. Petit Trianon ise kısmen daha boş bir bina.
The Queen’s Hamlet
Ünlü Marie-Antoinette için yapılmış olan ve Kraliçe’nin arada sırada sarayın resmiyetinden kaçarak (hatta köylü kadınlar gibi giyinip tebdil-i kıyafet olduğu da söyleniyor) hanedanlık üyesi değil de sıradan bir vatandaşmış gibi yaşadığı çiftlik diyebilirim The Queen’s Hamlet için. Bu açıdan görmeye değer bir yer.
The Queen’s Farm (Kraliçe’nin Çiftliği)
Hamlet’e bitişik olan ve zamanında eğlence için inşa edilmiş çiftlik bugün bir hayvan koruma merkezi ve aynı zamanda veterinerlik öğrencileri için de bir kampüs. Bir nevi hayvanat bahçesi de denilebilir ki özellikle çocuklu ailelerin mutlaka ziyaret etmesini öneririm.
Versay Sarayı Müzesi & Sanat Eserleri Koleksiyonu
60 binden fazla sanat eseri ile Versay Sarayı son derece geniş bir zaman aralığına yayılmış bir koleksiyona sahip.
Aslında saraydaki sanat eserleri yapının ilk inşasından itibaren toplanmaya başlanmış ancak ilk defa Louis-Philippe tarafından 1837’de bu eserler bir araya getirilerek bir koleksiyon oluşturulmuş.
Orta Çağ’dan 19. YY’a kadar Fransa Tarihi’ne ışık tutan eserlerin kronolojik bir şekilde sınıflandırıldığı koleksiyon geçici ve kalıcı sergiler aracılığıyla ziyaretçilere de açık. Ki eserlerin bir kısmı da gerek Aynalı Salon, gerek küçük ve büyük köşk gibi Versay Sarayı’nın çeşitli bölümlerinde sergileniyor.
Bunlar arasında en dikkat çekenleri ise; Kraliçe’nin özel dairesinde sergilenen Marie-Antoinette ve 3 çocuğunun resmi, Petit Trianon’da sergilenen Illumination du Belvédére isimli tablo, Madam Louise’in portresi ve çeşitli dekoratif objeler yer alıyor.
5. Versay Kasabası’nda gezilecek yerler nelerdir?

Sadece Versay Sarayı ve Bahçeleri’ni gezmenin bile uzun süreceğini ve dikkatli yapılmış bir program gerektirdiğini yazının başında söyledim ama zamanı bol olanlar için kasabada ve Versay Sarayı çevresinde görmeye değer son derece ilginç ve güzel başka yerler de var.
Son derece yerel The Marché Notre-Dame pazarı, Le Courdes Senteurs isimli parfüm müzesi, son derece zarif bir güzelliği olan Saint Louis Katedrali bunlardan en önemliler.
6. Versay Sarayı ve Bahçeleri nerede? Nasıl gidilir?

Paris’in 20 kilometre kadar güneybatısında yer alan Versay Sarayı’na ulaşımın en kolay yolu trenler diyebilirim ve bunun için de birden fazla alternatif mevcut. Sırasıyla:
VICK ve VITY kodlu RER C trenleri ile Versay Sarayı’na ulaşım ortalama 30 dakika sürüyor ve bu trenler saraya en yakın istasyon olan Versailles Rive Gauche İstasyonu’nda (son durak) duruyor.
Yine RER C’nin SLOM kodlu trenleri de hızlı bir seçenek. Ancak bu trenler saraya biraz daha uzak olan Versailles Chantiers İstasyonu’nda duruyor ve bu istasyondan Versay Sarayı’na yürüyüş ortalama 20 dakika.
Montparnasse’den kalkarak Versailles Chantiers İstasyonu’na giden N hattı trenleri, Paris Saint-Lazare’den kalkarak Versailles Rive Droite İstasyonu’na giden L hattı trenleri de diğer demiryolu ulaşım alternatiflerinden.
Demiryolları ulaşımında bilet fiyatları hangi hattı tercih ettiğinize ve günün hangi saatinde (yoğunluk açısından) seyahat ettiğinize bağlı olarak tek yön 4-15 Euro arasında değişiyor.
Seferler ise gün boyu, sık aralıklarla mevcut. Detaylı bilgiyi şu adreste bulabilirsiniz.
Ulaşım demişken… Paris’te nerede kalacağınıza henüz karar vermediyseniz Paris’te nerede kalınır? yazımıza da göz atmanızda fayda var.
7. Versay Sarayı ve Bahçeleri giriş ücretleri ne kadar?

Versay Sarayı ve Bahçeleri giriş ücretleri yapacağınız programa göre değişken, öncelikle onu söyleyeyim. Detaylara gelince;
18 yaşından küçük herkese ücretsiz.
Sadece sarayı gezmek isterseniz 18 Euro veya sadece Trianonlar’ı gezmek isterseniz 12 Euro.
Pasaport adı verilen ve saray kompleksinde her yere girişi kapsayan bilet 20 Euro. Bu bilete müzikli çeşme showunu da eklemek isterseniz 27 Euro. Ki ben bu son ikisini öneririm.
Eğer Versay Sarayı ve Bahçeleri gezisini aceleye getirmemek, rahat rahat gezmek istiyorsanız 2 gün geçerli Pasaport alabilirsiniz. Ki onun da ücreti her yere girişi kapsayan 2 günlük Pasaport 25 Euro, müzikli çeşme showu da dahil olunca 30 Euro.
Eğer bilet alma, organize etme gibi işler size zor geliyorsa bir seçeneğiniz de hızlı ve kolay işlem yapabileceğiniz hazır turlar veya biletler. Örneğin:
Tur Tavsiyesi
Versay Sarayı ve Bahçeleri Bileti (Bant Kaydı Rehber Dahil): Saray kompleksinde tüm yapıları ve bahçeleri de görebileceğiniz bilete 11 dilde bant kaydı rehberlik de dahil. Planlarınızın değişmesi halinde son 24 saate kadar ücretsiz iptal de yapabilirsiniz. Daha önce bu bileti almış olan 10 bine yakın kullanıcının puanı ise 4,2.
8. Versay Sarayı ve Bahçeleri ziyaret gün ve saatleri ne zaman?

Versay Sarayı ve Bahçeleri her gün 08:00’de ziyarete açılıyor. Sadece Trianon ve Coach Galerisi’nin açılış saati 12:00.
Kapanış saatleri ise 17:30 – 18:00 saatleri arasında değişken.
9. Versay Sarayı ve Bahçeleri Turu İçin İpuçları Neler?

Son derece kalabalık bir turist grubu tarafından ziyaret edildiği ve zaten kendisi de çok büyük bir alanı kapladığı için Versay Sarayı ve Bahçeleri turu biraz yorucu ve zaman alıcı olabiliyor. Bu sebeple aşağıdaki tüyoları dikkate alırsanız daha az yorulup daha çok şey görebilir, dolayısıyla daha keyifli bir gezi yapabilirsiniz:
Dönüş tren biletinizi önceden alın. Versay Sarayı çevresinde 3 tren istasyonu var ve hepsi de öğleden sonra aşırı kabalalık oluyor. Ne gişede ne de başka bir yerde beklememek adına tren biletinizi önceden almanızı öneririm.
Saraya mümkün olduğunca erken gidin. Kalabalık tur grupları geziye sarayın kendisinden başladığı için siz önce bahçeleri gezin ve sarayın kendisini en sona, öğleden sonraya bırakın. Böylece kalabalığa daha az karışırsınız.
Mümkünse bu turu hafta içi bir gün yapın. Hatta Çarşamba ve Perşembe günleri bahçelere giriş ücretsiz. Bunu da değerlendirin.
Versay Sarayı yazısında sizlerle buraya dair çok detaylı bilgi ve fotoğraflar paylaşmaya çalıştım. Eğer sizin de Versay Sarayı hakkında eklemek istedikleriniz varsa yorum yazarak bizlerle paylaşabilirsiniz.
Son olarak Paris seyahatine çıkmadan önce Paris gezi rehberi, Paris’te ne yapılır?, Paris’te ne yenir?, Disneyland Paris ve Eyfel Kulesi başlıklı yazılarımızı da okumanızı tavsiye ederim.