Marsilya’da Gezilecek Yerler – Haritalı 2025 Gezi Rehberi

Akdeniz’in en eski liman kentlerinden biri olan Marsilya, tarih boyunca hem deniz ticaretinin hem de kültürel etkileşimin merkezi olarak öne çıkıyor. Fransa’nın güney kıyısında, Provence bölgesinde yer alan bu şehir; farklı kültürlerin iç içe geçtiği yapısı, renkli sokakları, tarihi limanı ve büyüleyici sahil atmosferiyle gezginleri kendine çekiyor. Antik çağlardan bu yana ayakta kalan Vieux Port bölgesi, Marsilya gezilecek yerler listesinde ilk sırada yer alıyor. Şehrin bu bölümü, hem tarihi dokusuyla hem de gün boyu hareketli yaşamıyla ziyaretçilerine benzersiz bir deneyim sunuyor.

Marsilya, Fransa’nın klasik şehirlerinden biraz farklı bir ruha sahip. Kimi zaman Akdeniz’in huzurunu, kimi zaman ise büyük bir liman kentinin enerjisini hissettiriyor. Dar taş sokaklarında yürürken bir anda karşınıza çıkan sanat galerileri, balıkçı teknelerinin arasında yükselen modern müzeler ve tepelere kurulmuş görkemli kiliseler, şehrin çok katmanlı geçmişini ortaya koyuyor. Şehir aynı zamanda zengin gastronomisiyle de tanınıyor; deniz mahsullerinden oluşan ünlü Bouillabaisse çorbası ve Provence mutfağının aromatik lezzetleri, Marsilya’yı keşfederken mutlaka denemeniz gereken tatlar arasında yer alıyor.

Yazı boyunca Marsilya seyahatimde edindiğim gözlemlerime ek olarak yaptığım detaylı araştırmaları da paylaşarak, bu Akdeniz şehrinin görülmeye değer sokaklarını, müzelerini, plajlarını ve çevresindeki en güzel rotaları anlatacağım. Hazırsanız, Fransa’nın sıcak ve hareketli liman kenti Marsilya’yı birlikte keşfetmeye başlayalım.

Marsilya Gezilecek Yerler Haritası

Marsilya’yı keşfetmeyi kolaylaştırmak için şehirdeki tüm önemli noktaları tek bir Google Haritası üzerinde topladım. Bu haritada Vieux Port’tan Notre-Dame de la Garde’ye, MuCEM’den Calanques Milli Parkı’na kadar gezilecek yerlerin yanı sıra önerdiğim oteller, popüler alışveriş bölgeleri ve fotoğraf çekim noktaları da işaretli. Böylece şehir rehberinde bahsettiğim tüm duraklara tek bakışta ulaşabilirsiniz.

Haritayı mobil cihazınızdan açarak bulunduğunuz konuma göre yön bulabilir, yürüyüş veya toplu taşıma rotalarını anlık olarak oluşturabilirsiniz. Yakınlaştırma özelliği sayesinde detaylara kolayca ulaşabilir, seyahatinizi planlarken Marsilya sokaklarını adım adım keşfetmenin keyfini çıkarabilirsiniz.

Marsilya’da Nerede Kalınır? – Konaklama rehberi


MARSİLYA’DA NEREDE KALINIR?

Marsilya’da nerede kalınır? başlıklı yazımda da çok detaylı anlattığım üzere tarihi merkez kabul edilen Vieux Port, La Canebiere ve La Panier bölgeleri şehirde konaklama için en uygun yerler.

Otel tavsiyesi isterseniz son Marsilya seyahatimde konakladığım konaklayıp memnun kaldığım 4 yıldızlı Residhome Marseille adlı tesisi önerebilirim. Otel sahip olduğu merkezi konum ile dikkat çekiyor.

Bu tesise alternatif olaraksa yine 4 yıldızlı NH Collection Marseille oteline ya da daha lüks ve kaliteli bir yer isterseniz de 5 yıldızlı InterContinental Marseille oteline göz atabilirsiniz.

Marsilya’da Yapılacak Şeyler – Şehrin keyfini çıkarın


EN POPÜLER AKTİVİTELER

Marsilya’da özellikle ilkbahar ve yaz aylarında şehir merkezindeki turlar ve gastronomi deneyimleri yoğun ilgi görüyor. Zaman kaybetmemek ve yerinizi garanti altına almak için biletlerinizi önceden almanızı tavsiye ederim.

Marsilya’daki en popüler aktiviteler:

Marsilya gezilecek yerler listemize şimdi adım adım göz atmaya başlayalım! 🛫✨ Sıradaki durağımız, şehrin kalbi sayılan Vieux Port.

1. Vieux Port (Old Port of Marseille)

Vieux Port – Marsilya’nın tarihi limanı

Marsilya’nın kalbi sayılan Vieux Port, şehrin tarihine tanıklık eden en ikonik noktalardan biri. Antik Yunan kolonisi Massalia’nın kurulduğu bölge olan bu eski liman, günümüzde hem turistik hem sosyal yaşamın en hareketli merkezi konumunda yer alıyor.

Yüzyıllar boyunca ticaretin kalbi olarak kullanılan liman, günümüzde renkli balıkçı tekneleri, yelkenliler, sahil restoranları ve kafeleriyle tipik bir Akdeniz atmosferi sunuyor. Özellikle sabah saatlerinde kurulan balık pazarı, yerel halkın günlük yaşamına yakından tanıklık etmek isteyen gezginler için ideal bir durak.

Liman çevresinde yürürken bir yandan tarihi binaları izleyebilir, diğer yandan da sokak müzisyenlerinin performanslarıyla şehrin canlı enerjisini hissedebilirsiniz. Gün batımında denize yansıyan pastel renkler, fotoğraf tutkunları için büyüleyici kareler oluşturuyor. Ayrıca Vieux Port, şehrin en önemli cazibe noktalarına ulaşım açısından da oldukça avantajlı. Buradan kalkan teknelerle Château d’If Adası’na veya Calanques Milli Parkı’na gitmek mümkün.

Marsilya’da görülmesi gereken yerler arasında ilk sırada yer alan Vieux Port, şehrin tarihini, kültürünü ve günlük yaşamını bir arada deneyimleyebileceğiniz nadir yerlerden biri. Akşamları liman kıyısındaki restoranlarda oturup, deniz manzarası eşliğinde Akdeniz mutfağının en taze lezzetlerini denemek ise Marsilya deneyiminin olmazsa olmazlarından.

📍 Vieux Port konumu için tıklayın.

2. Notre-Dame de la Garde

Notre-Dame de la Garde – Şehre tepeden bakan bazilika

Marsilya’nın siluetine damgasını vuran Notre-Dame de la Garde Bazilikası, şehrin en yüksek noktalarından birinde yer alıyor ve hem dini önemi hem de panoramik manzarasıyla ziyaretçileri büyülüyor. 19. yüzyılda inşa edilen bu etkileyici yapı, yerel halk tarafından “La Bonne Mère” yani “İyi Anne” olarak anılıyor. Marsilya limanına giriş yapan denizciler yüzyıllar boyunca bu yapıyı bir tür koruyucu olarak görmüş; bugün hâlâ pek çok Marsilyalı için şehrin manevi simgesi sayılıyor.

Bazilika, Neo-Bizans mimarisiyle dikkat çekiyor. İç mekânında mozaikler, altın süslemeler ve denizciler tarafından adak olarak bırakılmış minyatür gemi modelleri bulunuyor. Bu detaylar, Marsilya’nın denizle kurduğu güçlü bağı hissettiriyor. Ziyaretçiler tepeye çıkarken şehrin tamamına hâkim etkileyici bir manzara ile karşılaşıyor. Özellikle gün batımı saatlerinde, liman ve Akdeniz ufku üzerindeki ışık oyunları görülmeye değer bir atmosfer oluşturuyor.

Notre-Dame de la Garde’ye ulaşmak için yürüyüş yapabilir, turistik mini trenleri ya da otobüsleri tercih edebilirsiniz. Tepedeki bu kutsal yapı, sadece mimari güzelliğiyle değil, Marsilya’nın ruhunu yansıtan güçlü bir sembol olmasıyla da öne çıkıyor.

📍 Notre-Dame de la Garde konumu için tıklayın.

3. Le Panier (Old Town)

Le Panier – Marsilya’nın tarihi mahallesi

Marsilya’nın en eski yerleşim alanı olan Le Panier, dar sokakları, pastel renkli cepheleri ve duvar resimleriyle şehrin ruhunu yansıtan en özgün bölgelerden biri. Antik dönemde Yunan kolonistlerinin yerleştiği bu mahalle, bugün hem tarihi dokusu hem de sanatsal atmosferiyle ziyaretçilerin en çok vakit geçirdiği yerlerden biri hâline geliyor. Her köşesinde ayrı bir hikâye barındıran bu bölge, sanat galerileri, butik dükkânlar, küçük kafeler ve zanaat atölyeleriyle dolu.

Le Panier’in sokaklarında dolaşırken adeta bir açık hava müzesinde geziyormuş hissine kapılıyorsunuz. Renkli pencerelerden sarkan çiçekler, merdivenli dar sokaklar ve köşebaşlarında karşınıza çıkan grafitiler, bölgenin bohem havasını tamamlıyor. Burada yer alan La Vieille Charité kompleksi ise 17. yüzyıldan kalma görkemli mimarisiyle bölgenin kültürel merkezi olarak öne çıkıyor.

Le Panier, Marsilya’nın geçmişiyle bugünü bir araya getiriyor. Eski mahalle yaşamının sıcaklığını hissederken, aynı zamanda modern sanatın enerjisini de gözlemleyebilirsiniz. Şehrin tarihini ve karakterini en iyi şekilde tanımak isteyen gezginler için burası mutlaka görülmesi gereken duraklardan biri.

📍 Le Panier konumu için tıklayın.

4. MuCEM

MuCEM – Akdeniz uygarlıkları müzesi

Marsilya’nın modern yüzünü temsil eden MuCEM, yani Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi (Musée des Civilisations de l’Europe et de la Méditerranée), 2013 yılında Avrupa Kültür Başkenti unvanı kapsamında açılmış ve kısa sürede şehrin simgelerinden biri hâline gelmiş. Akdeniz havzasındaki uygarlıkların kültürel mirasını konu alan bu etkileyici müze, hem mimarisi hem de zengin sergileriyle dikkat çekiyor. Eski limanla Saint-Jean Kalesi arasında yer alan yapı, çelik ağ kaplamasıyla modern sanatın mimariyle buluştuğu çarpıcı bir örnek sunuyor.

Müze koleksiyonunda tarih öncesi dönemlerden modern çağa kadar uzanan geniş bir yelpazede sanat eserleri, etnografik objeler, arkeolojik buluntular ve fotoğraf arşivleri bulunuyor. Kalıcı ve geçici sergiler, ziyaretçilere Akdeniz medeniyetlerinin birbirleriyle olan kültürel etkileşimini keşfetme imkânı veriyor. Müzenin üst katındaki teras ve köprü ise deniz manzarasının en güzel izlendiği noktalardan biri olarak görülüyor.

Ziyaret sırasında sıra beklememek için 🎫 Mucem sıra atlamalı giriş biletinizi buradan alın. Özellikle yaz aylarında ziyaretçi yoğunluğu yüksek olduğu için önceden bilet almak zaman kazandırıyor.

MuCEM, hem sanat hem tarih tutkunlarının keyifle vakit geçirebileceği bir kültür durağı olarak Marsilya’nın modern dokusuna farklı bir soluk katıyor.

📍 MuCEM konumu için tıklayın.

5. Cathédrale Notre-Dame-de-la-Major

Marsilya Katedrali – Roma-Bizans tarzı mimari

Marsilya gezilecek yerler arasında mimarisiyle en çok dikkat çeken yapılardan biri olan Marsilya Katedrali (Cathédrale Notre-Dame-de-la-Major ya da Cathédrale Sainte-Marie-Majeure de Marseille), hem tarihî hem de dini açıdan şehrin en önemli simgelerinden biri. 19. yüzyıl ortalarında Bizans ve Romanesk tarzın birleşimiyle inşa edilen bu görkemli yapı, şehrin liman bölgesine hâkim konumuyla ilk bakışta fark ediliyor. Dev kubbeleri, mermer süslemeleri ve ikonik çizgili taş işçiliğiyle Fransa’daki diğer katedrallerden ayrılıyor.

Katedralin yerinde daha önce 12. yüzyıla ait eski bir bazilika bulunuyordu; günümüzde bu kalıntıların bir kısmı hâlâ görülebiliyor. İç mekânda altın mozaikler, mermer sütunlar ve vitray pencereler, yapının ruhani atmosferini güçlendiriyor. Hem dini törenler hem de kültürel etkinlikler için kullanılan bu alan, Marsilya’nın tarih boyunca farklı kültürlerin bir arada yaşadığı bir şehir olduğunu hatırlatıyor.

Ziyaretçilerin çoğu katedrali Vieux Port’tan yürüyerek veya Les Terrasses du Port bölgesinden kolayca ulaşıyor. Katedralin çevresi, özellikle akşam saatlerinde güneşin batış ışıkları altında fotoğraf çekmek için ideal bir nokta oluşturuyor.

📍 Cathédrale Notre-Dame-de-la-Major konumu için tıklayın.

6. Palais Longchamp

Palais Longchamp – Marsilya’nın zarif sarayı

19. yüzyılın ortalarında inşa edilen Palais Longchamp, Marsilya’nın hem mimari hem de kültürel açıdan en zarif yapılarından biri. Şehrin su ihtiyacını karşılayan Durance Kanalı’nın tamamlanmasının anısına yapılan bu anıtsal yapı, aynı zamanda Marsilya’nın sanat ve tarih sevgisinin bir simgesi olarak öne çıkıyor. Neo-Barok tarzındaki sütunları, heykelleri ve süs havuzlarıyla çevrili bu görkemli yapı, adeta bir açık hava sanat eseri görünümünde.

Palais Longchamp kompleksinin içinde iki önemli müze bulunuyor: Marsilya Güzel Sanatlar Müzesi (Musée des Beaux-Arts) ve Doğa Tarihi Müzesi (Muséum d’Histoire Naturelle). Her iki müze de sanatseverler ve tarih meraklıları için zengin koleksiyonlar sunuyor. Ayrıca yapının arka kısmında yer alan Longchamp Parkı, hem yerel halk hem de turistler için popüler bir dinlenme noktası. Özellikle bahar aylarında çiçeklerle süslenen bu park, piknik yapmak veya kısa bir yürüyüş için son derece keyifli bir ortam sunuyor.

Görkemli merdivenleri, çeşmeleri ve heykelleriyle Palais Longchamp, Marsilya’nın estetik mirasını en iyi temsil eden yapılardan biri olarak dikkat çekiyor. Ziyaretiniz sırasında hem mimarinin zarafetini hem de çevresindeki huzurlu doğayı bir arada deneyimleyebilirsiniz.

📍 Palais Longchamp konumu için tıklayın.

7. Château d’If

Château d’If – Ünlü ada kalesi

Marsilya açıklarında, Frioul Adaları’ndan biri üzerinde yer alan Château d’If, hem tarihi hem de edebi önemiyle şehrin en dikkat çekici simgelerinden biri. 16. yüzyılda Kral I. François tarafından savunma amacıyla yaptırılan bu kale, stratejik konumuyla şehri denizden gelecek saldırılara karşı korumak için inşa edilmiş. Zamanla askeri işlevini yitirerek hapishaneye dönüştürülen yapı, Alexandre Dumas’nın ünlü eseri Monte Kristo Kontu’nda bahsedilmesiyle dünya çapında tanınır hâle gelmiş.

Kale, yüzyıllar boyunca birçok siyasi mahkuma ev sahipliği yapmış. Bugün ziyaretçiler, dar hücreleri, kalın taş duvarları ve denize bakan gözetleme kulelerini gezerek adeta tarihin içinde bir yolculuğa çıkıyor. Kale çevresinde yer alan masmavi deniz ve Akdeniz esintisi ise bu tarihi atmosferi tamamlıyor.

Château d’If’e ulaşım, Vieux Port’tan kalkan düzenli feribot seferleriyle sağlanıyor. Yaklaşık 20 dakikalık yolculuk boyunca şehrin siluetini denizden izlemek, Marsilya deneyiminin en keyifli anlarından biri oluyor. Bu ikonik yapı, tarih, edebiyat ve deniz tutkunlarının mutlaka görmesi gereken duraklardan biri.

📍 Château d’If konumu için tıklayın.

8. Abbaye Saint-Victor de Marseille

Saint-Victor Manastırı – Marsilya’nın erken dönem yapısı

Marsilya’nın en eski dini yapılarından biri olan Abbaye Saint-Victor de Marseille, hem mimarisi hem de manevi atmosferiyle şehrin tarihine ışık tutuyor. 5. yüzyılda aziz Victor’un anısına inşa edilen bu manastır, yüzyıllar boyunca bölgenin en önemli dini merkezlerinden biri olarak kullanılmış. Erken Hristiyanlık döneminden günümüze ulaşan yapısı, sade ama etkileyici taş işçiliğiyle dikkat çekiyor.

Manastırın en dikkat çekici bölümü, yeraltında yer alan kripta yani mezar odası. Burada erken dönem Hristiyanlarına ait mezar taşları ve antik sarkofajlar görülebiliyor. Sessiz atmosferiyle bu alan, adeta geçmişin ruhunu hissettiren bir mekân. Üst kısımda yer alan kilise ise gotik mimarinin sade örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Abbaye Saint-Victor, her yıl şubat ayında düzenlenen Chandeleur (Mum Bayramı) kutlamalarıyla da yerel halk için büyük önem taşıyor. Bu dönemde manastır çevresi kalabalıklaşırken, geleneksel “navette” kurabiyeleri de ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Marsilya’nın dini geçmişini anlamak ve şehrin manevi yönünü keşfetmek isteyenler için bu manastır mutlaka görülmesi gereken bir durak.

📍 Abbaye Saint-Victor de Marseille konumu için tıklayın.

9. Musée d’Histoire de Marseille

Marsilya Tarih Müzesi – Antik kökenleriyle geçmişe yolculuk

Marsilya gezilecek yerler arasında tarihi derinliğiyle öne çıkan Musée d’Histoire de Marseille, Fransa’nın en kapsamlı kent müzelerinden biri olarak kabul ediliyor. 1983 yılında açılan bu etkileyici müze, şehrin kuruluşundan günümüze kadar geçen 2.600 yıllık geçmişini kronolojik bir düzen içinde anlatıyor. Müze, Vieux Port’a sadece birkaç adım uzaklıkta, Centre Bourse alışveriş merkeziyle aynı komplekste yer aldığı için ulaşım açısından da oldukça kolay bir konumda bulunuyor.

Ziyaretçiler, burada antik Yunan kolonisi Massalia döneminden Roma İmparatorluğu’na, Orta Çağ’dan modern döneme kadar uzanan geniş bir tarih yelpazesiyle karşılaşıyor. Gemilerden çıkarılmış arkeolojik kalıntılar, liman ticaretine dair eserler ve canlandırmalar, Marsilya’nın Akdeniz medeniyetleri içindeki önemini açık biçimde gözler önüne seriyor. Müzenin en ilgi çekici bölümlerinden biri, dış mekânda yer alan antik kalıntı parkı — burada şehir surlarının ve eski liman yapı kalıntılarının bir kısmı hâlâ görülebiliyor.

Tarih meraklıları için adeta bir zaman tüneli olan Musée d’Histoire de Marseille, şehrin geçmişini anlamak isteyen herkesin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir durak. Burayı gezdikten sonra Vieux Port çevresini dolaşmak, Marsilya tarihini adım adım hissetmek için mükemmel bir rota oluşturuyor.

📍 Musée d’Histoire de Marseille konumu için tıklayın.

10. Cours Julien

Cours Julien – Marsilya’nın bohem bölgesi

Marsilya’nın bohem yüzünü görmek isteyenlerin ilk uğrak noktası olan Cours Julien, sanatla iç içe enerjik atmosferiyle dikkat çekiyor. Şehrin en renkli bölgesi olarak bilinen bu semt, duvar resimleri, sokak sanatı ve canlı grafitileriyle adeta açık hava galerisi gibi. Bir zamanlar toptancı pazarı olarak kullanılan bölge, bugün gençlerin, sanatçıların ve müzisyenlerin buluşma noktası hâline gelmiş durumda.

Cours Julien sokaklarında dolaşırken vintage mağazalardan yerel tasarım atölyelerine, bağımsız kitapçılardan ikinci el pazarlarına kadar pek çok alternatifle karşılaşabilirsiniz. Hafta sonları kurulan sokak pazarlarında ise el işi ürünler, plaklar ve yerel yiyecekler ön plana çıkıyor. Bölgedeki kafeler ve barlar, özellikle akşam saatlerinde canlı müzik performanslarıyla dolup taşıyor.

Cours Julien, Marsilya’nın genç ve özgür ruhunu hissetmek için ideal bir yer. Şehrin sanatsal kimliğini yansıtan bu bölge, aynı zamanda yerel halkla iç içe vakit geçirip Marsilya’nın günlük yaşamına tanıklık etmenin en keyifli yollarından biri.

📍 Cours Julien konumu için tıklayın.

11. Fort Saint-Jean

Fort Saint-Jean – Marsilya’nın tarihi kalesi

Marsilya limanının girişinde yer alan Fort Saint-Jean, şehrin askeri geçmişini en iyi şekilde yansıtan yapılardan biri. 17. yüzyılda XIV. Louis döneminde inşa edilen bu görkemli kale, hem stratejik bir savunma noktası hem de Marsilya’nın denizle bağını simgeleyen tarihi bir anıt niteliğinde. Taş duvarlarının arkasında yüzyılların izlerini taşıyan yapı, günümüzde ise MuCEM kompleksiyle modern bir köprüyle birbirine bağlanmış durumda.

Ziyaretçiler burada kuleleri, terasları ve yürüyüş yollarını gezebilir; limanın panoramik manzarasını seyredebilir. Özellikle gün batımında Fort Saint-Jean’dan Vieux Port ve Notre-Dame de la Garde manzarası nefes kesici güzellikte. Ayrıca kalenin çevresinde yer alan bahçeler, dinlenmek ve fotoğraf çekmek için huzurlu alanlar sunuyor.

Marsilya tarihinin askeri yönünü keşfetmek isteyenler için Fort Saint-Jean, kültür ve manzarayı bir arada sunan eşsiz bir durak.

📍 Fort Saint-Jean konumu için tıklayın.

12. Vallon des Auffes

Vallon des Auffes – Geleneksel balıkçı koyu

Marsilya’nın en samimi ve fotojenik köşelerinden biri olan Vallon des Auffes, La Corniche yolu üzerinde yer alan küçük bir balıkçı koyu. Rengârenk tekneleri, taş köprüleri ve denizle iç içe konumu sayesinde tipik bir Akdeniz köyü atmosferi yaratıyor. Şehrin merkezine yakın olmasına rağmen sessizliğiyle dikkat çeken bu küçük liman, Marsilya’nın kalabalığından uzaklaşmak isteyenler için harika bir durak.

Bölgedeki restoranlar, özellikle taze deniz ürünleriyle ünlü. Gün batımında burada oturup deniz manzarasına karşı akşam yemeği yemek, hem yerel halkın hem de gezginlerin favori aktivitelerinden biri. Ayrıca kıyı boyunca uzanan yürüyüş rotaları, fotoğraf çekmek için mükemmel manzaralar sunuyor.

Vallon des Auffes, Marsilya’nın modern şehir dokusuyla geleneksel balıkçı ruhunu bir arada yaşatan nadir yerlerden biri. Şehri gezmek kadar yaşamak isteyenler için mutlaka görülmesi gereken sakin bir kaçış noktası.

📍 Vallon des Auffes konumu için tıklayın.

13. Parc national des Calanques

Calanques Milli Parkı – Doğanın kalbinde

Marsilya’nın doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için en etkileyici rota, hiç kuşkusuz Parc national des Calanques oluyor. Şehrin güneyinde uzanan bu ulusal park, sarp kayalıklar, turkuaz koylar ve nefes kesici deniz manzaralarıyla Akdeniz doğasının en çarpıcı örneklerinden birini sunuyor. Kayalık yamaçlardan denize uzanan dar koylar, yürüyüş ve tekne turlarıyla gezilebiliyor. Yaz aylarında özellikle yüzme ve doğa yürüyüşü tutkunlarının uğrak noktası hâline geliyor.

Calanques bölgesi, Cassis’e kadar uzanan geniş bir alanda sayısız rotaya sahip. Buradaki manzaralar o kadar etkileyici ki, kısa bir tekne gezisi bile unutulmaz kareler sunuyor. Doğanın bu mucizesini denizden keşfetmek isterseniz, 🎫 Marsilya’dan yüzme dahil efsanevi Calanques tekne turuna buradan katılabilirsiniz.

Marsilya’da yapılacak şeyler arasında en özel deneyimlerden biri olan Calanques gezisi, hem doğayla baş başa kalmak hem de Akdeniz’in huzurunu hissetmek için mükemmel bir seçenek.

📍 Parc national des Calanques konumu için tıklayın.

14. Stade Vélodrome

Stade Vélodrome – Marsilya’nın futbol mabedi

Marsilya’nın en ünlü simgelerinden biri olan Stade Vélodrome, sadece bir stadyum değil; şehrin spor tutkusunun kalbi. 1937 yılında açılan ve 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası öncesinde modernize edilen bu dev arena, 67.000 kişilik kapasitesiyle Fransa’nın en büyük statlarından biri olarak biliniyor. Olimpique de Marseille takımının efsanevi maçlarına ev sahipliği yapan stadyum, futbolseverler için adeta bir mabed niteliğinde.

Stade Vélodrome sadece spor karşılaşmalarıyla değil, aynı zamanda dev konserler ve etkinliklerle de şehrin kültürel hayatında önemli bir yer tutuyor. Akustik açıdan kusursuz tasarımı sayesinde hem yerel hem uluslararası sanatçılar burada sahne alıyor. Ziyaretçiler için düzenlenen turlar, soyunma odalarından VIP salonlarına kadar yapının iç dünyasını keşfetme fırsatı sunuyor.

Marsilya’nın dinamizmini ve tutkuyla harmanlanmış enerjisini en iyi hissettiren noktalardan biri olan Stade Vélodrome, spor ya da müzik fark etmeksizin tüm ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.

📍 Stade Vélodrome konumu için tıklayın.

15. La Vieille Charité

Old Charity Center – Kültür ve sanat merkezi

Le Panier bölgesinin kalbinde yer alan La Vieille Charité, Marsilya’nın tarihi ve kültürel mirasının en zarif örneklerinden biri. 17. yüzyılda yoksullara barınma sağlamak amacıyla inşa edilen bu yapı, günümüzde müze ve kültür merkezi olarak kullanılıyor. Barok tarzı mimarisi, avlusundaki zarif kubbesi ve üç katlı kemerli galerileriyle görenleri kendine hayran bırakıyor.

Kompleks içinde Arkeoloji Müzesi ve Afrika, Okyanusya ve Amerika Sanatları Müzesi bulunuyor. Ayrıca geçici sanat sergileri, kültürel etkinlikler ve film gösterimleriyle yıl boyunca canlı bir atmosfer sunuyor. Tarihi dokusunu modern sanatla buluşturan bu alan, Marsilya’nın geçmişine tanıklık ederken şehrin kültürel çeşitliliğini de yansıtıyor.

Sessiz avlusunda oturup çevredeki mimari detayları izlemek, La Vieille Charité ziyaretinin en keyifli anlarından biri oluyor. Sanat ve tarih meraklıları için bu yapı, Marsilya’nın ruhunu anlamak adına mutlaka görülmesi gereken duraklardan biri.

📍 La Vieille Charité konumu için tıklayın.

16. La Canebière

La Canebière – Marsilya’nın ünlü caddesi

Marsilya’nın en ünlü caddesi olan La Canebière, şehrin kalbini boydan boya kesen canlı bir bulvar. 17. yüzyıldan bu yana şehrin ticaret merkezi olan bu cadde, ismini Fransızca “kenevir” anlamına gelen canebe kelimesinden alıyor; çünkü bir zamanlar burada halatlar ve gemi malzemeleri üretiliyordu. Bugünse mağazalar, kafeler ve tarihi binalarla çevrili modern bir alışveriş ve yürüyüş rotası olarak öne çıkıyor.

La Canebière boyunca yürürken hem Marsilya’nın geçmişine tanıklık ediyor hem de günlük yaşamın enerjisini hissediyorsunuz. Özellikle Vieux Port’a yakın kısmı, sokak müzisyenleri ve açık hava etkinlikleriyle oldukça hareketli. Tarihi Café de la Paix veya antik tiyatroya ev sahipliği yapan Théâtre de la Criée gibi yapılar, bu caddenin kültürel zenginliğini tamamlıyor.

Hem tarihi atmosferi hem de sosyal dokusuyla La Canebière, Marsilya’yı keşfetmeye başlayan gezginlerin şehre alışma noktası olarak mükemmel bir başlangıç sunuyor.

📍 La Canebière konumu için tıklayın.

17. Musée Cantini

Musée Cantini – Modern sanatın adresi

Marsilya’nın sanat dolu yüzünü keşfetmek isteyenler için Musée Cantini, mutlaka görülmesi gereken duraklardan biri. 20. yüzyıl başında ünlü sanat koleksiyoncusu Jules Cantini tarafından bağışlanan bu zarif müze, modern sanatın en önemli temsilcilerinden eserler barındırıyor. 17. yüzyıldan kalma bir konakta yer alan yapı, hem mimarisiyle hem de sergilediği eserlerle dikkat çekiyor.

Müzenin koleksiyonunda Picasso, Matisse, Braque, Miró ve Ernst gibi isimlerin eserleri bulunuyor. Ayrıca düzenli olarak yenilenen geçici sergiler, modern sanatın farklı dönemlerine ışık tutuyor. Bu yönüyle Musée Cantini, sadece bir sanat galerisi değil; aynı zamanda Marsilya’nın kültürel kimliğini güçlendiren önemli bir merkez.

Şehrin merkezinde yer alması sayesinde ulaşımı oldukça kolay olan müze, sanatseverlerin birkaç saatte keyifle gezebileceği kompakt bir alana sahip. Marsilya’da sanatla iç içe bir gün geçirmek isteyenler için ideal bir durak.

📍 Musée Cantini konumu için tıklayın.

18. La Corniche

La Corniche – Marsilya’nın sahil yolu

Akdeniz kıyısında uzanan La Corniche, Marsilya’nın en güzel manzaralarına ev sahipliği yapan sahil yolu. Yaklaşık 5 kilometre uzunluğundaki bu rota, Vieux Port’tan Prado Plajları’na kadar uzanıyor ve boyunca deniz manzarası, pastel renkli evler ve palmiye ağaçlarıyla dolu. Hem yürüyüş hem de bisiklet turları için ideal bir güzergâh olan La Corniche, günün her saati farklı bir ışık oyunuyla büyülüyor.

Yol üzerinde yer alan Belgesel Sinema Müzesi, Villa Valmer ve Palais du Pharo gibi yapılar, geziniz sırasında mola verip keşfedebileceğiniz noktalardan bazıları. Ayrıca, denize karşı konumlanmış kafelerde oturup Akdeniz esintisini hissetmek de buranın en keyifli yanlarından biri.

La Corniche, Marsilya’nın romantik ve huzurlu yüzünü keşfetmek isteyenler için birebir. Özellikle gün batımı saatlerinde bu yoldan geçmek, şehrin en unutulmaz anlarından birini yaşatıyor.

📍 La Corniche konumu için tıklayın.

19. Cosquer Méditerranée

Cosquer Méditerranée – Su altı arkeoloji deneyimi

Marsilya’nın en ilgi çekici müzelerinden biri olan Cosquer Méditerranée, hem bilim hem tarih tutkunlarını cezbeden eşsiz bir deneyim sunuyor. 2022 yılında açılan bu müze, Akdeniz’in derinliklerinde keşfedilen ünlü Cosquer Mağarası’nın dijital rekonstrüksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Gerçek mağara, deniz seviyesinin 37 metre altında yer aldığı için ziyarete kapalı; bu nedenle burada yapılan üç boyutlu canlandırmalar, ziyaretçilere orijinaline en yakın deneyimi yaşatıyor.

Müze içinde 27.000 yıl öncesine ait mağara resimleri, el izleri ve hayvan figürleri interaktif bir biçimde sergileniyor. Ziyaretçiler, özel tasarlanmış teknelere binerek sanal bir keşif turuna çıkıyor ve tarih öncesi sanatın büyüleyici atmosferini birebir hissediyor.

Cosquer Méditerranée, teknolojiyle tarihin kusursuz bir birleşimi. Marsilya’nın kültürel çeşitliliği içinde farklı bir deneyim arayan gezginler için kaçırılmaması gereken bir durak.

📍 Cosquer Méditerranée konumu için tıklayın.

20. L’Ombrière de Norman Foster

L’Ombrière – Yansıtmalı modern gölgelik

Marsilya gezilecek yerler listesinin en modern duraklarından biri olan L’Ombrière, ünlü İngiliz mimar Norman Foster tarafından tasarlanmış etkileyici bir kamusal yapı. Vieux Port’un hemen yanında yer alan bu devasa çelik ayna tavan, hem estetik hem de işlevsel yönüyle şehrin simgelerinden biri hâline gelmiş. Geniş metal yüzeyi, liman manzarasını ve çevredeki hareketi yansıtarak adeta görsel bir oyun alanı yaratıyor.

Gün içinde yerel halkın buluşma noktası olan bu alan, aynı zamanda konserler, açık hava etkinlikleri ve pazarlar için de kullanılıyor. Ziyaretçiler, aynalı yüzeyin altında yürürken hem çevreyi hem kendilerini farklı açılardan görebiliyor; bu da mekâna eğlenceli bir dinamizm katıyor.

Norman Foster’ın sade ama etkileyici tasarımı, Marsilya’nın yenilenen yüzünü en iyi yansıtan örneklerden biri. Şehrin geleneksel liman atmosferine çağdaş bir dokunuş katan L’Ombrière, fotoğraf meraklıları için de harika kareler sunuyor.

📍 L’Ombrière de Norman Foster konumu için tıklayın.

21. Opéra de Marseille

Opéra de Marseille – Şehrin sanat kalbi
Fotoğraf kaynak: Wikipedia

Marsilya’nın kültürel hayatının simgelerinden biri olan Opéra de Marseille, şehrin sanata verdiği önemi en güzel şekilde yansıtıyor. 18. yüzyılın sonlarında inşa edilen ancak II. Dünya Savaşı sırasında büyük zarar gören yapı, 1924’te Art Deco tarzında yeniden tasarlanmış. Günümüzde hem mimarisi hem de mükemmel akustiğiyle Avrupa’nın saygın opera salonları arasında gösteriliyor.

Yıl boyunca düzenlenen opera, bale ve senfonik konserlerle şehrin sanatseverlerini bir araya getiriyor. Özellikle yaz aylarında açık hava performansları ve tematik etkinliklerle atmosfer daha da canlı hale geliyor. İç mekândaki zarif dekorasyon, altın süslemeler ve geniş sahne düzeni, ziyaretçilerine klasik bir Avrupa salonunun zarafetini hissettiriyor.

Opéra de Marseille, sadece sanatsal performanslarıyla değil, bulunduğu tarihi meydanla da etkileyici bir durak. Marsilya’da kültür ve estetiği bir arada deneyimlemek isteyen gezginler için kesinlikle görülmeye değer.

📍 Opéra de Marseille konumu için tıklayın.

22. Parc Borély

Parc Borély – Marsilya’nın yeşil cenneti

Marsilya’nın en güzel yeşil alanlarından biri olan Parc Borély, hem yerel halkın hem de gezginlerin şehrin gürültüsünden uzaklaşıp nefes aldığı huzurlu bir kaçış noktası. 17 hektarlık geniş bir alana yayılan park, 18. yüzyılda zengin bir tüccar ailesi olan Borély’ler tarafından yaptırılmış ve zamanla halkın en sevdiği rekreasyon alanlarından biri hâline gelmiş.

Park içinde göletler, yürüyüş yolları, botanik bahçeler ve heykellerle süslenmiş geniş çim alanlar bulunuyor. Ayrıca 18. yüzyıl mimarisinin zarif bir örneği olan Borély Şatosu da burada yer alıyor ve günümüzde Güzel Sanatlar Müzesi olarak hizmet veriyor. Özellikle bahar aylarında çiçeklerin açtığı dönem, parkın en etkileyici zamanı oluyor.

Bisiklete binmek, piknik yapmak veya sadece doğayla iç içe keyifli bir yürüyüş yapmak için ideal olan Parc Borély, Marsilya’da huzur arayanlar için mükemmel bir durak.

📍 Parc Borély konumu için tıklayın.

23. Porte d’Aix

Porte d’Aix – Zafer Takı
Fotoğraf kaynak: Wikipedia

Marsilya’nın giriş kapısı olarak bilinen Porte d’Aix, kentin geçmişine damgasını vurmuş en etkileyici anıtlardan biri. 19. yüzyılın başlarında Napolyon’un zaferlerini onurlandırmak için inşa edilen bu zafer takı, Paris’teki Arc de Triomphe’a benzerliğiyle dikkat çekiyor. Geniş kemeri, kabartma süslemeleri ve klasik tarzda heykelleriyle dönemin ihtişamını gözler önüne seriyor.

Porte d’Aix, Marsilya’nın eski şehir merkeziyle kuzey mahallelerini birbirine bağlayan stratejik bir noktada yer alıyor. Günümüzde çevresi modernleşmiş olsa da, yapı hâlâ şehrin tarihsel kimliğini koruyor. Ziyaretçiler, takın etrafında dolaşarak hem detaylı süslemeleri inceleyebilir hem de çevredeki canlı yerel hayatı gözlemleyebilir.

Marsilya’nın tarihini ve mimari zenginliğini bir arada görmek isteyenler için Porte d’Aix, kısa ama etkileyici bir durak olarak listenizde yer almalı.

📍 Porte d’Aix konumu için tıklayın.

24. Friche la Belle de Mai

Friche la Belle de Mai – Endüstriyel kültür alanı
Fotoğraf kaynak: lafriche.org

Marsilya’nın modern sanat ve kültür hayatının merkezi hâline gelen Friche la Belle de Mai, endüstriyel geçmişiyle çağdaş yaratıcılığı bir araya getiriyor. Eski bir tütün fabrikasının dönüştürülmesiyle kurulan bu dev kompleks, günümüzde sergiler, konserler, tiyatro gösterileri ve film etkinliklerine ev sahipliği yapıyor.

Friche, sadece bir kültür merkezi değil; aynı zamanda bir sosyal yaşam alanı. Çatısındaki geniş teras, özellikle yaz aylarında gün batımı manzarası eşliğinde şehirdeki en popüler buluşma noktalarından biri. İçinde kafeler, tasarım mağazaları ve çocuklara özel alanlar da bulunuyor.

Marsilya’nın sanata ve yaratıcılığa olan tutkusunu en iyi yansıtan yerlerden biri olan Friche la Belle de Mai, şehrin genç ve dinamik enerjisini hissetmek isteyen ziyaretçiler için mutlaka görülmesi gereken bir durak.

📍 Friche la Belle de Mai konumu için tıklayın.

25. Parc du 26ème Centenaire

Parc du 26ème Centenaire – Modern şehir parkı
Fotoğraf kaynak: Wikipedia

Marsilya’nın merkezine yakın konumda yer alan Parc du 26ème Centenaire, şehrin modern ve düzenli yeşil alanlarından biri. 2001 yılında açılan bu geniş park, Marsilya’nın 2600. kuruluş yıl dönümünü anmak için düzenlenmiş. Eski bir tren istasyonu arazisine kurulan park, bugün göletleri, yürüyüş yolları ve farklı temalara sahip bahçeleriyle hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin favori dinlenme noktalarından biri hâline gelmiş durumda.

Park içinde Fransız, İngiliz, Japon ve Akdeniz tarzında düzenlenmiş dört tematik bahçe bulunuyor. Bu alanlar, hem doğa hem de kültürel çeşitliliği yansıtıyor. Ayrıca çocuk oyun alanları, koşu parkurları ve göl kenarında piknik alanları sayesinde aileler için de ideal bir ortam sunuyor.

Şehir merkezinden kolayca ulaşılabilen Parc du 26ème Centenaire, doğayla iç içe huzurlu bir mola vermek isteyenler için mükemmel bir seçenek.

📍 Parc du 26ème Centenaire konumu için tıklayın.

26. Musée de l’illusion Marseille

Musée de l’Illusion – Görsel illüzyon dünyası
Fotoğraf kaynak: marseille.love-spots.com

Marsilya’nın en eğlenceli ve interaktif müzelerinden biri olan Musée de l’illusion, her yaş grubuna hitap eden deneyimlerle dolu. Şehrin merkezinde yer alan bu modern müze, optik illüzyonlar ve görsel oyunlar aracılığıyla ziyaretçilerine şaşırtıcı bir keşif sunuyor. Aynalar, ters odalar, üç boyutlu görseller ve algıyı zorlayan düzenekler, hem yetişkinler hem çocuklar için keyifli bir atmosfer yaratıyor.

Ziyaret boyunca farklı bölümlerde yer alan interaktif sergilerde, görme yanılsamalarıyla bilimin eğlenceli yönünü keşfedebilirsiniz. Özellikle fotoğraf çekmeyi sevenler için burası tam bir görsel şölen. Ayrıca yoğun dönemlerde sıra beklememek için 🎫 Musée de l’Illusion giriş biletinizi buradan alabilirsiniz.

Hem eğlenmek hem de farklı bir bakış açısı kazanmak isteyenler için Musée de l’illusion, Marsilya’nın modern yüzünü keşfetmenin en eğlenceli yollarından biri.

📍 Musée de l’illusion Marseille konumu için tıklayın.

Marsilya ve çevresinde denize girilecek yerler & plajlar

Marsilya Plajları – Denize girilecek en güzel yerler
Fotoğraf kaynak: francebleu.fr

Akdeniz kıyısında yer alan Marsilya, şehir gezisiyle deniz tatilini bir arada yaşamak isteyenler için harika bir destinasyon. Şehrin merkezine yakın plajlar, hem ulaşım kolaylığı hem de temiz sularıyla öne çıkıyor. Yaz aylarında yerel halk ve turistler sahil boyunca yürüyüş yapıyor, yüzüyor ya da deniz kenarındaki kafelerde vakit geçiriyor.

Plage des Catalans

Vieux Port’a yalnızca birkaç dakikalık yürüme mesafesinde yer alan Plage des Catalans, şehir merkezine en yakın plaj olarak biliniyor. Altın renkli kumları ve sığ deniziyle hem aileler hem de kısa süreli yüzme molası vermek isteyenler için ideal. Özellikle yaz aylarında kalabalık olmasına rağmen şehir merkezinden ulaşım kolaylığıyla popülerliğini koruyor. (Konum için tıklayın.)

Plages du Prado

Marsilya’nın en geniş plaj alanı olan Plages du Prado, 1970’lerde yapılan dolgu çalışmalarıyla oluşturulmuş. Günümüzde uzun sahil şeridi, geniş kumsalı ve spor alanlarıyla öne çıkıyor. Rüzgâr sörfü yapanlar, bisiklet sürenler ve ailece vakit geçirmek isteyenler için mükemmel bir seçenek. Ayrıca çevresinde duş, kafe ve restoran gibi olanaklar da mevcut. (Konum için tıklayın.)

Plage le Bain des Dames

Daha sakin ve yerel bir atmosfer arayanlar için Plage le Bain des Dames ideal bir tercih. Küçük kayalık alanları, berrak denizi ve şehir merkezine yakın konumuyla tanınıyor. Burada Marsilya’nın günlük yaşamına karışabilir, balıkçı teknelerinin kıyıya yanaşmasını izleyebilirsiniz. (Konum için tıklayın.)

Prado Beach

Marsilya’nın güneyinde yer alan Prado Beach, hem geniş kumsalı hem de modern tesisleriyle dikkat çekiyor. Plaj çevresindeki parklar ve yürüyüş yolları, özellikle aileler için keyifli bir gün geçirmenin en güzel yollarından biri. Yaz aylarında canlı atmosferiyle ziyaretçilerine tam bir tatil hissi yaşatıyor. (Konum için tıklayın.)

Marsilya’da gezilecek yerler kadar önemli diğer konular

Marsilya Gezi Rehberi – Şehri keşfetmenin yolları

Marsilya gezilecek yerler listesi kadar, şehri yakından tanımak için bazı pratik bilgilere de ihtiyaç var. Seyahatinizi planlarken konaklama bölgelerinden ulaşım seçeneklerine, güvenlikten ziyaret zamanına kadar pek çok detay, deneyiminizi doğrudan etkiliyor. Bu bölümde Marsilya’yı daha keyifli ve bilinçli şekilde gezebilmeniz için en sık merak edilen konulara yakından bakacağız.

Marsilya’ya neden gitmeli? Bilmeniz gerekenler

Fransa’nın Akdeniz kıyısındaki en özgün şehirlerinden biri olan Marsilya, tarihi, kültürü ve coğrafyasıyla klasik Fransız şehirlerinden çok farklı bir karaktere sahip. 2600 yılı aşkın geçmişiyle ülkenin en eski yerleşimlerinden biri olan bu liman kenti, yüzyıllardır ticaretin, denizciliğin ve kültürel çeşitliliğin merkezi olarak gelişiyor. Farklı dönemlerde Yunan, Roma ve Arap medeniyetlerinden etkilenmiş olması, Marsilya’ya benzersiz bir kimlik kazandırıyor.

Şehir, Provence bölgesinin tipik sıcak atmosferiyle Akdeniz’in rahat yaşam tarzını bir araya getiriyor. Renkli sokaklar, deniz kenarındaki balıkçı limanları, grafitilerle dolu duvarlar ve tarihi yapılar, her adımda farklı bir hikâye anlatıyor. Marsilya aynı zamanda çok kültürlü yapısıyla dikkat çekiyor; Fransız, Kuzey Afrikalı ve Akdeniz kökenli toplulukların iç içe yaşadığı bu şehirde, farklı mutfak tatlarını, müzikleri ve gelenekleri bir arada görmek mümkün.

İslam kültürü açısından da Marsilya, Fransa’daki en önemli şehirlerden biri. 20. yüzyılın ortalarından itibaren Kuzey Afrika’dan göç eden Müslüman nüfus, bugün kentin kimliğinin ayrılmaz bir parçası. Bu etkileşim, özellikle sokak pazarlarında, mutfak kültüründe ve gündelik yaşamda açıkça hissediliyor.

Tarihi, sanatı, denizi ve insanıyla Marsilya; Avrupa’da hem modern hem geleneksel bir atmosferi bir arada yaşamak isteyen gezginler için eşsiz bir durak.

Marsilya güvenli bir şehir mi? Dikkat edilmesi gerekenler

Marsilya Güvenliği – Seyahat öncesi bilmeniz gerekenler

Marsilya, her büyük Akdeniz liman kenti gibi enerjik ama zaman zaman dikkatli olunması gereken bir şehir. Son yıllarda güvenlik önlemleri artırılmış olsa da, özellikle turistik bölgelerde yankesicilik ve küçük hırsızlık olayları zaman zaman yaşanabiliyor. Bu yüzden şehirde gezerken temel önlemleri almak büyük önem taşıyor.

Cep telefonunuzu, cüzdanınızı ve değerli eşyalarınızı açıkta taşımamaya özen göstermelisiniz. Özellikle Vieux Port, La Canebière ve tren istasyonu çevresinde kalabalık anlarda dikkatli olmakta fayda var. Akşam saatlerinde tenha ara sokaklarda yürümek yerine aydınlık ve kalabalık güzergâhları tercih etmek güvenli olacaktır.

Taksi veya Uber kullanımı yaygın ve güvenli; özellikle gece geç saatlerde toplu taşıma yerine bu alternatifleri tercih etmek mantıklı bir seçenek. Bunun dışında şehir genelinde turistlere yönelik ciddi bir güvenlik sorunu bulunmuyor. Yerel halk genelde yardımsever ve turistlere karşı oldukça sıcakkanlı.

Kısacası Marsilya, dikkatli ve bilinçli bir şekilde gezildiğinde güvenli bir şehir. Temel önlemleri aldığınız sürece, bu renkli liman kentinin keyfini rahatça çıkarabilirsiniz.

Les Petits Trains de Marseille ile kolayca gezin

Les Petits Trains – Marsilya’yı kolayca keşfedin

Marsilya’nın en keyifli keşif yollarından biri, şehrin ünlü turistik treni olan Les Petits Trains de Marseille ile gezmek. Özellikle kısa sürede şehrin en önemli noktalarını görmek isteyen ziyaretçiler için ideal bir ulaşım alternatifi sunuyor. Küçük ama konforlu vagonlardan oluşan bu tren, şehir merkezinden hareket ediyor ve farklı rotalarla hem tarihi bölgeleri hem de panoramik manzaraları gezdiriyor.

En popüler rotalardan biri, Vieux Port’tan başlayıp Notre-Dame de la Garde Bazilikası’na çıkan güzergâh. Bu rota, tepeye ulaşana kadar Marsilya’nın liman manzarasını gözler önüne seriyor. Zirvede verilen kısa molada, ziyaretçiler hem şehri kuşbakışı izleyebiliyor hem de fotoğraf çekmek için harika bir fırsat yakalıyor. Ayrıca ikinci bir hat Le Panier bölgesinden geçiyor; bu sayede dar sokakları yürümek yerine rahatça keşfetmek mümkün.

2025 yılı itibarıyla bilet fiyatları yetişkinler için yaklaşık 10–12 €, çocuklar içinse 5–6 € civarında. Turlar genellikle 45–60 dakika sürüyor ve gün boyu belirli aralıklarla sefer yapılıyor. Trenlerin kalkış noktası Vieux Port’un hemen kenarında, kolayca fark edilebilen bir alanda yer alıyor.

Les Petits Trains de Marseille, hem eğlenceli hem pratik bir deneyim sunarak şehir turunu zahmetsiz ve keyifli bir hale getiriyor.

Marsilya’ya ne kadar zaman ayırmalı? Marsilya kaç günde gezilir?

Marsilya’yı tam anlamıyla keşfetmek için genellikle 2 ila 3 gün yeterli oluyor. İlk gün Vieux Port, Le Panier, Notre-Dame de la Garde ve MuCEM gibi şehir merkezindeki simge noktalar rahatlıkla gezilebiliyor. İkinci gün Palais Longchamp, La Corniche ve Calanques Milli Parkı gibi doğa ve kültür odaklı bölgeleri görmek için ideal.

Zamanı biraz daha geniş olan gezginler, üçüncü günü Cassis veya Aix-en-Provence gibi yakın şehirleri keşfetmeye ayırabilir. Bu sayede hem Marsilya’nın enerjisini hem de Provence bölgesinin huzurlu doğasını deneyimleme fırsatı bulursunuz. Kısa sürede bile dolu dolu gezi planı yapabileceğiniz Marsilya, kompakt yapısı sayesinde yürüyerek kolayca keşfedilebilen şehirlerden biri.

Marsilya’ya ne zaman gitmeli?

Marsilya’ya Ne Zaman Gitmeli? – Mevsim rehberi

Akdeniz ikliminin etkisinde olan Marsilya, yılın büyük kısmında güneşli ve ılıman havalara sahip. Bu nedenle Marsilya gezilecek yerler listesini rahatça dolaşmak için ilkbahar (Nisan–Haziran) ve sonbahar (Eylül–Ekim) ayları en ideal dönem olarak öne çıkıyor. Bu aylarda sıcaklıklar 20–26°C civarında seyrederken şehir hem kalabalık olmuyor hem de açık hava aktiviteleri için en uygun koşulları sunuyor.

Yaz ayları oldukça sıcak geçiyor; temmuz ve ağustosta sıcaklık 35°C’ye kadar çıkabiliyor. Buna rağmen deniz sezonu canlı ve plajlar hareketli. Kış aylarında ise hava genellikle serin ama ılıman, yağışlar ise kısa süreli oluyor. Kışın müze ve kapalı alan gezileri için ideal bir atmosfer bulmak mümkün.

Marsilya yıl boyunca pek çok kültürel etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Bahar aylarında açık hava konserleri ve deniz festivalleriyle şehir canlanırken, yaz döneminde sahil boyunca sanat etkinlikleri düzenleniyor. Ziyaret planınızı bu özel tarihlere denk getirirseniz, şehrin canlı ruhunu daha yakından hissedebilirsiniz.

Resmî Tatiller (Fransa geneli)

• 1 Ocak – Yeni Yıl
• Paskalya Pazartesisi (Mart sonu veya Nisan başı)
• 1 Mayıs – İşçi Bayramı
• 8 Mayıs – Zafer Günü
• 14 Temmuz – Bastille Günü
• 15 Ağustos – Meryem’in Göğe Yükselişi
• 1 Kasım – Azizler Günü
• 11 Kasım – Ateşkes Günü
• 25 Aralık – Noel

Festivaller

Festival de Marseille – Haziran ve temmuz boyunca dans, tiyatro ve müzik etkinlikleri
Fiesta des Suds – Ekim ayında, farklı kültürlerden müzisyenleri buluşturan popüler festival
Fête du Panier – Haziran ortasında Le Panier bölgesinde sokak partileri ve sanat gösterileri
Marsatac Festival – Elektronik ve hip-hop müzik ağırlıklı etkinlik (Eylül)
Ciné Plein Air Marseille – Yaz boyunca açık hava film gösterimleri

Marsilya’da konaklama için en uygun bölgeler

Marsilya Konaklama Bölgeleri – Nerede kalınır?

Marsilya, farklı bütçe ve beklentilere hitap eden konaklama seçenekleriyle oldukça zengin bir şehir. Şehir merkezindeki oteller, limana ve gezilecek yerlere yakınlığıyla öne çıkarken, sahil boyunca uzanan bölgeler daha sakin ve manzaralı bir atmosfer sunuyor. Nerede kalacağınıza karar verirken ulaşım kolaylığı, çevredeki restoranlar ve güvenlik faktörlerini dikkate almakta fayda var.

Marsilya’da nerede konaklayacağınız konusunda kararsızsanız, Marsilya’da nerede kalınır? başlıklı yazımda bölgeleri ayrıntılı biçimde anlattım. Burada ise şehrin en popüler konaklama bölgelerine kısa bir göz atalım.

Vieux Port & La Canebière & Le Panier

Şehrin kalbi sayılan bu bölge, gezilecek yerlere yürüyerek ulaşmak isteyenler için ideal. Vieux Port manzaralı oteller hem gündüz hem gece hareketli bir atmosfer sunuyor. Le Panier’nin tarihi sokaklarında ise butik oteller ve sanat galerileriyle iç içe, otantik bir konaklama deneyimi yaşayabilirsiniz.

La Joliette – Euromed

Yeni liman bölgesi olarak bilinen La Joliette, modern otelleri ve alışveriş merkezleriyle dikkat çekiyor. Metroya yakın konumuyla ulaşım kolaylığı sağlıyor. Sessiz, temiz ve güvenli yapısıyla aileler ve iş seyahatinde olanlar için ideal bir seçenek.

La Corniche

Deniz manzarası arayanlar için en iyi seçeneklerden biri. Sahil boyunca uzanan La Corniche, lüks otelleri, deniz kenarı restoranları ve gün batımı manzaralarıyla romantik bir atmosfer sunuyor.

Saint-Charles & Cinq Avenues & Longchamp

Şehrin merkezine yakın, ulaşım açısından son derece avantajlı bir bölge. Saint-Charles tren istasyonuna yakınlığı sayesinde hem şehir içi hem şehir dışı ulaşım kolay. Daha ekonomik oteller arayan gezginler için uygun bir alternatif.

Marsilya şehir merkezinde otel tavsiyeleri

Marsilya Otel Tavsiyeleri – Merkezde kalınacak yerler
Residhome Marseille

Marsilya’da şehir merkezinde konaklamak, hem gezilecek yerlere yakın olmak hem de toplu taşımayı kolayca kullanabilmek açısından büyük avantaj sağlıyor. Vieux Port çevresinde ve Saint-Charles bölgesinde yer alan oteller, şehrin hem tarihi hem modern yüzünü aynı anda deneyimlemenize imkân tanıyor. Bu bölgelerde farklı bütçelere uygun konaklama seçenekleri bulmak mümkün.

Aşağıda, konum, hizmet kalitesi ve ziyaretçi memnuniyeti açısından öne çıkan üç otel önerimi paylaşıyorum.

NH Collection Marseille

La Joliette bölgesinde yer alan bu otel, modern dekorasyonu ve yüksek hizmet kalitesiyle öne çıkıyor. Geniş odalar, konforlu yataklar ve sessiz bir ortam sunması sayesinde özellikle iş seyahatleri ve çiftler için ideal. Vieux Port’a yürüyerek 10 dakikada ulaşılabiliyor. Restoranında Akdeniz mutfağından lezzetler servis ediliyor ve otelin çevresinde alışveriş merkezleri bulunuyor.

NH Collection Marseille hakkında detaylı bilgi almak için buraya tıklayın.

Residhome Marseille

Son Marsilya seyahatimde konaklayıp memnun ayrıldığım 4 yıldızlı Residhome Marseille, merkezi konumu sayesinde şehri yürüyerek keşfetmek isteyenler için çok uygun. Stüdyo tarzı daire konseptiyle hem otel konforunu hem ev rahatlığını bir arada sunuyor. Odanızda mini mutfak bulunması uzun süreli konaklamalar için avantaj sağlıyor.

Residhome Marseille hakkında detaylı bilgi almak için buraya tıklayın.

InterContinental Marseille

Vieux Port’a bakan etkileyici manzarasıyla InterContinental Marseille, lüks konaklama arayanlar için mükemmel bir tercih. 18. yüzyıldan kalma bir tarihi binada hizmet veren otel, modern spa olanakları, gurme restoranı ve geniş terasıyla konuklarına unutulmaz bir deneyim sunuyor. Özellikle manzara tutkunları için şehirdeki en özel konumda bulunuyor.

InterContinental Marseille hakkında detaylı bilgi almak için buraya tıklayın.

Marsilya Marseille Provence Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir?

Marsilya Havaalanı Ulaşımı – Şehir merkezine nasıl gidilir?
Fotoğraf kaynak: contrail.shop

Marsilya’nın uluslararası ulaşım noktası olan Marseille Provence Havaalanı (MRS), şehir merkezine yaklaşık 25 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Havaalanı, Fransa’nın güneyine seyahat edenler için önemli bir aktarma noktası olmasının yanı sıra, THY dahil birçok büyük havayolu tarafından düzenli uçuşlarla Türkiye’den de erişilebiliyor. Marsilya gezinizin ilk adımı olan şehir merkezine ulaşım ise oldukça kolay ve çeşitli alternatiflerle sağlanabiliyor.

En pratik seçeneklerden biri shuttle otobüsleri. “Navette Aéroport – Gare Saint-Charles” hattı, her 15–20 dakikada bir kalkıyor ve yaklaşık 25 dakikada şehir merkezine ulaşıyor. Bilet ücreti ortalama 10 € civarında. Otobüsler sabah erken saatlerden gece yarısına kadar hizmet veriyor.

Daha hızlı ve konforlu bir ulaşım isteyenler için taksi veya Uber alternatifi mevcut. Taksi ücreti trafik durumuna bağlı olarak 50–60 € arasında değişiyor ve yolculuk yaklaşık 30 dakika sürüyor. Ayrıca tren seçeneğiyle Vitrolles istasyonuna ücretsiz havaalanı servisleriyle gidip, oradan Saint-Charles istasyonuna 20 dakikalık kısa bir tren yolculuğuyla ulaşmak mümkün.

Araç kiralamak isteyenler için havaalanında birçok uluslararası rent-a-car firması bulunuyor. Özellikle çevredeki Provence köylerini veya Calanques bölgesini keşfetmeyi planlıyorsanız bu seçenek oldukça avantajlı.

Marsilya Provence Havaalanı, ulaşım alternatiflerinin çeşitliliği sayesinde hem kısa şehir gezileri hem de çevre bölge keşifleri için oldukça elverişli bir başlangıç noktası sunuyor.

Marsilya şehir merkezi nasıl gezilir?

Marsilya Şehir Merkezi – Ulaşım rehberi

Marsilya şehir merkezi, kompakt yapısı sayesinde yürüyerek kolayca keşfedilebilecek şehirlerden biri. Vieux Port, Le Panier ve La Canebière çevresi gibi turistik bölgeler, birbirine yürüme mesafesinde yer alıyor. Ancak şehirdeki yokuşlu yollar ve yüksek konumlu yapılar nedeniyle, özellikle yaz sıcağında ulaşım için toplu taşıma araçlarını kullanmak büyük kolaylık sağlıyor. Marsilya gezilecek yerler listesindeki birçok noktaya metro, otobüs veya tramvay hatlarıyla rahatça ulaşmak mümkün.

Şehirde toplu taşımayı RTM (Régie des Transports Métropolitains) işletiyor. İki metro hattı, üç tramvay hattı ve çok sayıda otobüs güzergâhı bulunuyor. Metro ağı, şehrin kuzeyinden güneyine uzanarak hem turistik hem yerel bölgeleri birbirine bağlıyor. Tek binişlik biletler 2 € civarında ve 1 saat boyunca aktarma hakkı tanıyor. Daha fazla gezecekler için 24, 48 veya 72 saatlik CityPass kartları ekonomik bir alternatif sunuyor. 🎫 Marsilya CityPass kartınızı buradan alabilirsiniz.

Ayrıca, şehir turunu eğlenceli hale getirmek isteyenler için hop-on hop-off otobüs turları oldukça popüler. Bu turlar, Notre-Dame de la Garde, Palais Longchamp ve MuCEM gibi önemli duraklarda inip binme özgürlüğü sağlıyor. 🚌 Marsilya hop on hop off otobüs biletinizi buradan alabilirsiniz.

Şehri yürüyerek keşfetmek isteyenler için de geniş kaldırımlar ve sahil yürüyüş yolları oldukça konforlu. Özellikle La Corniche boyunca yürüyüş yapmak, hem deniz manzarasının tadını çıkarmak hem de yerel yaşamı gözlemlemek için keyifli bir seçenek.

Ayrıca kısa ama panoramik bir şehir turu yapmak isterseniz, Les Petits Trains de Marseille adlı mini turistik trenler de şehir merkezinden kalkarak başlıca turistik noktaları gezdiriyor.

Kısacası Marsilya, yürüyerek ya da toplu taşımayla keşfedilmeye son derece uygun, pratik ve ulaşım açısından kolay bir şehir.

Marsilya’da yeme içme & yöresel lezzetler

Marsilya Yöresel Lezzetleri – Ne yenir?
Bouillabaisse // Fotoğraf kaynak: marseillesecrete.com

Akdeniz mutfağının kalbinde yer alan Marsilya, hem deniz ürünleri hem de Provence bölgesine özgü tatlarıyla Fransa’nın gastronomi haritasında özel bir yere sahip. Şehirdeki restoranlar, balıkçılar ve açık pazarlar, taze ürünleriyle hem yerel halkı hem de gezginleri cezbediyor. Marsilya gezilecek yerler listenizi planlarken, mutlaka bu özgün lezzetleri de deneyim planınıza dahil etmelisiniz.

Şehrin en bilinen yemeği Bouillabaisse, Marsilya mutfağının simgesi sayılıyor. Farklı balık türleri, kabuklular ve özel baharatlarla hazırlanan bu yoğun kıvamlı çorba, genellikle kızarmış ekmek ve sarımsaklı rouille sosuyla servis ediliyor. Özellikle Vieux Port çevresindeki geleneksel restoranlar, bu yemeğin en otantik hâlini sunuyor.

Bir diğer yerel tat Panisse; nohuttan yapılan, dışı çıtır içi yumuşak kızartmalardan oluşuyor. Sokak satıcılarında ya da küçük bistralarda sıklıkla karşınıza çıkabilir. Hafif bir atıştırmalık olarak denemeye değer. Ayrıca Provence mutfağının vazgeçilmezleri arasında Ratatouille (sebze güveci), Tapenade (zeytin ezmesi) ve Aioli (sarımsaklı mayonez sosu) da bulunuyor.

Tatlı olarak Navettes de Marseille, özellikle Saint-Victor Manastırı çevresinde sıkça rastlayabileceğiniz geleneksel bir bisküvi türü. Portakal çiçeği aromasıyla hazırlanan bu kurabiyeler, kentin sembolik tatlarından biri. Dondurma severler içinse La Corniche boyunca yer alan küçük dondurmacılar, özellikle limonlu ve lavantalı çeşitleriyle öne çıkıyor.

Deniz kenarında oturup taze istiridye veya midye yemek isteyenler için Vallon des Auffes ve Vieux Port çevresi en doğru adresler. Burada birçok restoran günün yakaladığı taze balıkları menüsüne ekliyor. Ancak deniz ürünleri sipariş ederken helal hassasiyeti olan gezginlerin dikkatli olması gerekiyor; bazı yemeklerde domuz yağı veya alkol kullanımı olabiliyor.

Marsilya, gastronomi açısından yalnızca Fransa’nın değil tüm Akdeniz’in karakterini yansıtan bir şehir. Zengin mutfağı, taze ürünleri ve kültürel çeşitliliğiyle burada her damak zevkine hitap eden bir lezzet mutlaka bulunuyor.

Not: Marsilya’daki bazı yemeklerde domuz eti veya alkol kullanılabileceğini, helal kesim et ürünlerinin her zaman bulunmayabileceğini unutmayın. Bu konuda hassasiyetiniz varsa, sipariş vermeden önce içerik hakkında bilgi almanızda fayda var.

Marsilya’da alışveriş & hediyelik eşyalar

Marsilya Alışveriş Rehberi – Ne alınır?

Marsilya, alışveriş denince hem geleneksel ürünleri hem de modern butik kültürünü bir arada sunan şehirlerden biri. Şehrin farklı bölgelerinde yer alan çarşılar, butik mağazalar ve açık pazarlar, hem otantik hem de özgün hediyelik eşyalar bulmak için ideal. Marsilya geziniz sırasında alışverişi sadece ürün almak değil, şehrin kültürel dokusunu yakından hissetmenin bir yolu olarak düşünebilirsiniz.

Alışverişin kalbi, Vieux Port çevresindeki sokaklarda atıyor. Burada sabah saatlerinde kurulan Marché aux Poissons (Balık Pazarı) şehrin denizle olan bağını en canlı şekilde gösterirken, yakınındaki butiklerde lavanta keseleri, Provence sabunları ve yerel zeytinyağları gibi hediyelikler bulabilirsiniz. Marsilya’nın sembolü haline gelen Savon de Marseille (Marsilya Sabunu), %100 doğal zeytinyağından üretiliyor ve hem geleneksel hem modern ambalajlarda satılıyor.

Daha modern bir alışveriş deneyimi için Les Terrasses du Port ve Centre Bourse alışveriş merkezleri oldukça popüler. Giyim, kozmetik ve tasarım mağazalarının yanı sıra restoran ve kafeler de bulunuyor. Küçük markaları keşfetmek isteyenler için Cours Julien bölgesi birebir; burada vintage dükkânlar, ikinci el kitapçılar ve el yapımı takılar bulmak mümkün.

Yöresel lezzetlerden hediye almak isterseniz, Provence bölgesine özgü zeytinyağı, lavanta balı, tapenade (zeytin ezmesi) ve herbes de Provence adlı aromatik baharat karışımları öne çıkıyor. Bunlar hem mutfak tutkunları için anlamlı hediyeler hem de Marsilya’yı hatırlatacak özgün ürünlerdir.

Marsilya’da alışveriş yaparken yerel üreticileri tercih etmek, hem bölge ekonomisine katkı sağlamak hem de kaliteli, el emeği ürünlere ulaşmak açısından önemli. Her köşesinde farklı bir kültürel dokunuş hissedilen bu şehir, alışverişi keyifli bir keşif deneyimine dönüştürüyor.

Marsilya’ya kadar gitmişken gezilebilecek yerler

Marsilya Yakınında Gezilecek Yerler – Günübirlik rotalar
Lyon

Hazır Marsilya’ya kadar gelmişken, çevresindeki büyüleyici şehirleri de görmek büyük bir fırsat. Fransa’nın güneyinde konumlanan bu liman kenti, hem Provence bölgesinin hem de Akdeniz kıyılarının birçok turistik noktasına tren veya otobüsle kolay ulaşım imkânı sunuyor.

Renkli sahil kasabaları, tarihi şehir merkezleri ve doğa harikalarıyla çevrili bu bölgelerde kısa bir kaçamak bile seyahatinize unutulmaz bir dokunuş katabilir. Aşağıda Marsilya’dan kolayca ulaşabileceğiniz popüler şehirlerden bazılarını bulabilirsiniz.

Saint-Tropez

Marsilya’dan tren ve otobüsle yaklaşık 3 saatte ulaşılabilen Saint-Tropez, Fransız Rivierası’nın en göz alıcı tatil noktalarından biri. Bir zamanlar küçük bir balıkçı köyü olan şehir, günümüzde lüks yatları, şık butik otelleri ve mavi bayraklı plajlarıyla tanınıyor. Dar taş sokakları, sanat galerileri ve liman boyunca uzanan kafeleriyle hem sakin hem zarif bir atmosfer sunuyor. Yaz aylarında hareketli gece hayatı ve sahil restoranlarıyla öne çıkan Saint-Tropez, özellikle yaz tatilinde Akdeniz’in seçkin havasını yaşamak isteyenler için ideal bir durak.

Cannes

Marsilya’dan trenle ortalama 2,5 saatte ulaşılabilen Cannes, her yıl düzenlenen uluslararası film festivaliyle dünya çapında ün kazanmış bir şehir. Altın kumlu plajları, palmiyelerle çevrili La Croisette Bulvarı ve lüks alışveriş mağazalarıyla tam bir Akdeniz klasiği. Tarihi Le Suquet bölgesi ise dar sokakları ve panoramik manzarasıyla kentin nostaljik yönünü hissettiriyor. Cannes’a günübirlik gidip sahil boyunca yürüyüş yapmak, yerel pazarlarda gezmek ve eski limanda kahve molası vermek, Marsilya gezinizin en keyifli uzantılarından biri olabilir.

Nice

Marsilya’dan trenle yaklaşık 2 saatlik mesafede yer alan Nice, Akdeniz’in zarafetini ve Provence’ın sıcaklığını mükemmel şekilde birleştiriyor. Şehrin ünlü Promenade des Anglais sahil yolu boyunca yürümek, pastel renkli evlerin süslediği Eski Şehir bölgesini gezmek ve yerel pazarlarında lavanta ürünleriyle dolu tezgâhları görmek Nice deneyiminin vazgeçilmez parçaları. Ayrıca sanat meraklıları için Matisse Müzesi ve Marc Chagall Müzesi mutlaka görülmeli.

Montpellier

Marsilya’dan trenle yaklaşık 1,5–2 saatte ulaşabileceğiniz Montpellier, genç nüfusu ve enerjik atmosferiyle Fransa’nın güneyindeki en canlı şehirlerden biri. Gotik mimarisi, tarihi üniversitesi ve geniş meydanlarıyla dikkat çeken şehir, aynı zamanda kültür ve sanat etkinlikleriyle dolu bir merkez. Place de la Comédie, şehrin kalbi sayılan geniş bir meydan; çevresinde restoranlar, kafeler ve tiyatrolar sıralanıyor. Tarihi merkezdeki dar taş sokaklarda dolaşmak, açık hava müzesi gezmek gibi bir his veriyor.

Montpellier, modern ulaşım ağı, uygun fiyatlı otelleri ve sıcak atmosferiyle günübirlik geziler için ideal bir seçenek. Hem öğrenci kenti olması hem de denize yakınlığı, burayı Provence bölgesinin en hareketli duraklarından biri hâline getiriyor.

Lyon

Marsilya’dan hızlı trenle yaklaşık 1 saat 40 dakikada ulaşabileceğiniz Lyon, gastronomi ve tarih tutkunlarının gözdesi. Fransa’nın üçüncü büyük şehri olan Lyon, UNESCO Dünya Mirası listesindeki tarihi merkezi, Rönesans dönemi mimarisi ve ipek ticareti geçmişiyle büyülüyor. Şehirdeki Vieux Lyon, dar sokakları ve geçitleriyle fotoğrafçılar için mükemmel kareler sunuyor

Lyon aynı zamanda Fransa’nın gastronomi başkenti olarak biliniyor; burada yerel “bouchon” restoranlarında geleneksel Lyon mutfağını deneyebilirsiniz. Günübirlik geziler için uygun olsa da, kültür ve yemek tutkunları için birkaç gün kalmayı fazlasıyla hak ediyor.

Barselona

Marsilya’dan otobüsle yaklaşık 6 saat, trenle ise 4,5 saatte ulaşılabilen Barselona, Akdeniz’in enerjisini modern sanatla harmanlayan eşsiz bir şehir. Gaudí’nin eserleriyle süslü Sagrada Familia, Park Güell ve Casa Batlló, kentin sanatsal kimliğini oluşturuyor. La Rambla boyunca yürüyüp sokak sanatçılarını izlemek, Boqueria Pazarı’nda taze meyve suyu içmek ise Barselona deneyiminin olmazsa olmazları arasında. Zamanınız uygunsa 1 gece konaklayarak şehri daha derinlemesine keşfetmenizi öneririm.

Özet olarak Marsilya’da nereler gezilir?

Marsilya’da Nereler Gezilir? – Özet rehber

Özetle Marsilya, Akdeniz ruhunu Fransa’nın tarihi mirasıyla harmanlayan, hem modern hem geleneksel dokuyu bir arada sunan özel bir şehir. 2600 yıllık geçmişiyle Avrupa’nın en eski limanlarından biri olan bu kent, kültürel çeşitliliği, canlı sokakları, müzeleri ve denizle iç içe yaşamıyla gezginlere benzersiz bir deneyim yaşatıyor.

Marsilya gezilecek yerler listesinin ilk sırasında her zaman Vieux Port yer alıyor. Tarihi liman bölgesi, sabahın erken saatlerinde balıkçı tekneleriyle canlanıyor ve akşamları gün batımında eşsiz bir atmosfer sunuyor. Limanın hemen üstünde yer alan Notre-Dame de la Garde Bazilikası, şehri kuşbakışı gören konumuyla panoramik manzara izlemek için en etkileyici noktalardan biri. Yine tarihi mahalle Le Panier, pastel renkli evleri ve sanat dolu sokaklarıyla Marsilya’nın ruhunu en iyi anlatan bölge.

Kültür ve sanat tutkunları için MuCEM, Palais Longchamp ve Musée Cantini mutlaka görülmeli. Bu müzeler, hem şehrin tarihini hem de modern sanatla olan bağını yansıtıyor. Tarihi mimariyle ilgilenen gezginler için Marsilya Katedrali ve Fort Saint-Jean, hem görkemli yapıları hem de konumlarıyla dikkat çekiyor. Doğa severler içinse Parc national des Calanques, şehir merkezinden kısa bir yolculukla ulaşılabilecek gerçek bir doğa harikası.

Konaklama açısından Vieux Port, La Canebière ve La Joliette bölgeleri hem ulaşım kolaylığı hem güvenli atmosferleriyle öne çıkıyor. Şehir merkezinde yer alan 🏨 NH Collection Marseille, 🏨 Residhome Marseille ve 🏨 InterContinental Marseille otelleri, hem konumları hem konforlarıyla ziyaretçilerden yüksek puan alıyor.

Ulaşım açısından Marsilya, kompakt yapısı ve gelişmiş toplu taşıma ağıyla gezmesi kolay bir şehir. Metro ve tramvay hatlarıyla hemen her noktaya rahatça ulaşılabiliyor. Ayrıca CityPass kartı, kısa süreli konaklamalarda ekonomik bir çözüm sunuyor. Kısa ama panoramik bir şehir turu yapmak isteyenler için Les Petits Trains de Marseille mini trenleri oldukça keyifli bir alternatif.

Marsilya’daki en popüler aktivitelerin bazıları ise:

Yeme içme konusunda Marsilya, Provence mutfağının en zengin örneklerini barındırıyor. Balık çorbası Bouillabaisse, zeytinyağlılar, tapenade ve navette kurabiyeleri şehirde mutlaka denenmesi gereken tatlar arasında. Dini hassasiyetleri olan gezginlerin bazı restoranlarda domuz ürünü veya alkol kullanımı olabileceğini göz önünde bulundurması önemli.

Alışveriş için Vieux Port çevresindeki pazarlar ve butik dükkânlar, özellikle lavanta ürünleri, Savon de Marseille sabunları ve Provence baharatlarıyla öne çıkıyor. Daha modern bir alışveriş deneyimi isteyenler için Les Terrasses du Port ideal bir alternatif.

Marsilya’dan günübirlik kaçamaklar da seyahati zenginleştiriyor. Saint-Tropez, Nice, Cannes ve Lyon gibi destinasyonlar trenle birkaç saat içinde ulaşılabiliyor.

Sonuç olarak Marsilya; tarihi, doğası, kültürü ve mutfağıyla Fransa’nın en özgün şehirlerinden biri. Burada geçireceğiniz birkaç gün, hem Akdeniz’in sıcaklığını hem de Provence’ın zarafetini hissetmeniz için fazlasıyla yeterli.

Marsilya’da gezilecek yerlerle ilgili sıkça sorulan sorular

Marsilya Gezilecek Yerler – Sıkça Sorulan Sorular

Marsilya’da mutlaka görülmesi gereken yerler nereler?

Notre-Dame de la Garde Bazilikası, Vieux Port, Le Panier ve MuCEM, Marsilya’da ilk görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.

Marsilya’daki en ünlü müzeler hangileri?

MuCEM, Musée d’Histoire de Marseille, Palais Longchamp ve Musée Cantini şehrin en popüler müzeleri arasında yer alıyor.

Marsilya’da kaç gün kalmalı?

Şehri ana hatlarıyla gezmek için 2 gün yeterli. Ancak Calanques Milli Parkı ve çevre şehirleri görmek isterseniz 3–4 gün ideal bir süre.

Marsilya’ya ne zaman gidilmeli?

En uygun dönem ilkbahar ve sonbahar ayları. Hava ılık, kalabalık az ve açık hava aktiviteleri için ideal koşullar sunuluyor.

Marsilya Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir?

En hızlı seçenek shuttle otobüslerdir; 25 dakikada şehir merkezine ulaşır. Taksi veya tren de alternatif ulaşım yöntemleri arasında.

Marsilya’da nerede kalınır?

Vieux Port, La Canebière ve La Joliette bölgeleri merkezi konumları ve ulaşım kolaylıklarıyla en çok tercih edilen konaklama noktaları.

“Marsilya’da Gezilecek Yerler – Haritalı 2025 Gezi Rehberi” üzerine 5 yorum

  1. Merhabalar,
    yarından itibaren marsilyada olacağım, şehre yakın plaj deniz önerin var mı?
    bir de şu semtten uzak dur tavsiyen!

    Yanıtla
  2. Detaylı bilgilendirmeler için teşekkür ederiz! Ocak ayında marsilyaya gideceğim, 1 gün orada geçirip italyaya geçmeyi planlıyorum. Muhakkak gitmelisiniz dediğiniz yer neresi? Rotayı nereden başlatmak mantıklı?

    Yanıtla
    • MERHABA BEN MARSİLYADA YAŞIYORUM YAZIN OLSA TARİHİ YERLER DIŞINDA PLAJLARI GEZMENİ SÖYLERDİM AMA KIŞIN GELCEĞİN İÇİN TARİHİ Bİ GEZİ PLANLAMANI TAVSİYE EDERİM BURASI GERÇEKDENDE ÇOK ESKİ BİR ŞEHİR O YÜZDEN KİLİSELERİ VE KALELERİ BAZI TARİHİ HEYKELLERİ HATTA MEYDANDA SAF ALTINDAN YAPILMIŞ BÜYÜK Bİ HEYKEL VAR GÖRMENİ TAVSİYE EDERİM…

      Yanıtla
      • Hanifi selam, Marsilya’da yasadigini soylemissin 🙂 biz mayis sonunda 4 gece kalacagiz o yuzden plajlarla ilgili tavsiye verebilir misin 🙂 bir de boyle hem tarihi hem de deniz tatili yapmayi planladigimiz bi durumda hangi civarda konaklamak mantikli olur sence? Planimiz 1-2 gunu muze ve gorulecek yerlere ayirmak 2 gunu falan da guzel plajlarda gecirmek. bu arada mayis sonunda deniz mevsimi acilmis oluyor mu onu da sorayim 🙂

        Yanıtla

Yorum yapın