Brüksel gezilecek yerler listesine nereleri yazmalı? Benelux turlarının genellikle günübirlik gezilecek yerlerinden biri olarak değerlendirilen Brüksel aslında daha fazla zamanı hak eden bir şehir.
Bürokratik görünümü dolayısıyla çoğu turist tarafından sıkıcı olarak damgalanan Brüksel’i daha kapsamlı şekilde gezenler ise bu genel kanıya pek de katılmıyor. Brüksel gezilecek yerler listesi ise kenti her yönüyle tanımanız ve onun çok yönlü güzelliklerine şahit olmanız açısından iyi bir rehber olacaktır.
Belçika’nın başkenti ve Avrupa’nın en önemli şehirlerinden biri olan Brüksel’in en popüler yerleri, müzeleri, tepeleri ile daha birçok turistik noktası listede görebilecekleriniz arasında. Brüksel’i gezdikçe kentin gizli saklı ve ilk etapta pek fark edilmeyen çok çeşitli güzellikleri karşınıza çıkıyor.
Brüksel gezilecek yerler listesindeki her bir yer hakkında detaylı bilgi, fotoğraf ve öneriler paylaştım. Umarım Brüksel popüler yerler listesi seyahatiniz esnasında çok sayıda turist gibi size de yararlı olur.
Brüksel’e Gitmeden Önce…
❱ Otelinizi Şehir Merkezinden Seçin!
Brüksel’de hangi bölgede konaklama yapacağınıza karar vermediyseniz Brüksel’de nerede kalınır? başlıklı yazımı da mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Ekonomik otel tavsiyesi isteyenlere şehrin merkezi Grote Markt’a birkaç dakika yürüme mesafesinde yer alan 3 yıldızlı Hotel Craves adlı oteli önerebilirim.
Bu otel dışında yine şehir merkezinde, daha kaliteli bir yer isterseniz de Brüksel’in en popüler otellerinden biri olan 4 yıldızlı Marivaux Hotel adlı tesise göz atabilirsiniz.
❱ Biletlerinizi Mutlaka Önceden Alın!
Brüksel’in en eğlenceli aktivitesi olan Atomium biletini Atomium giriş bileti linki üzerinden satın alabilirsiniz. Brüksel’de yeterli vaktiniz varsa mutlaka Günübirlik Gent ve Brugge Turu‘na katılmanızı tavsiye ederim.
Brüksel Gezilecek Yerler Listesi
Brüksel’de nereleri mutlaka görmelisiniz? Brüksel gezilecek yerler listesi size seyahatiniz için birçok öneri sunuyor. İşte görmeden dönmemeniz gereken ve Brüksel’in ruhunu yansıtan 34 yer…
1. Grand Place

Brüksel’in ruhu, kalbi ve en önemli meydanı Grand Place. Brüksel gezilecek yerler listesinin ilk sırasındaki ünlü meydan şehrin diğer turistik noktalarına da oldukça yakın, hatta yürüme mesafesinde. Dolayısıyla şehri dolaşmaya bu meydan başlamanızı öneririm. Gerçi Brüksel’i dolaşırken yolunuz her halükarda Grand Place’a çıkıyor.
Meydanda etrafı çevreleyen birbirinden güzel ve tarihi Barok mimari tarzdaki binalar hemen göze çarpıyor. Tarihi ve mimari güzelliklerinin de etkisi ile Grand Place Dünya Mirasları Listesi’ne de girmiş durumda. Lonca evlerle dolu meydanın en önemli binası ise Brüksel Belediye Binası.
Brüksel şehrinin merkezi olmasından ötürü meydan tahmin edebileceğiniz gibi 7/24 canlı. Bu canlılık gündelik yoğunluk ve turist gezilerinin yanı sıra çevredeki çok sayıda kafe, restoran ve dükkandan da kaynaklanıyor.
Brüksel’de Grand Place’e gelmişken yapabileceğiniz en güzel aktivitelerden biri keyifli ve şık mekanlarda meşhur bir Brüksel kahvesi içip leziz çikolataların tadına bakmak. Mekanlar biraz pahalı da olsa fırsat bulursanız meydanda biraz keyif yapmanızı tavsiye ederim.
Grand Place hakkında son bir önerim daha var. Kente ziyaretinizi Ağustos’un ikinci haftasına getirirseniz buradaki gerçekleşen festivalden çok renkli görüntülere şahit olabilirsiniz! Begonvil çiçeklerinden yapılmış, rengarenk ve mis gibi kokan halı Brüksel’in en çarpıcı sembolleri arasında.
Şehrin Merkezinde Konaklayın!
Eğer otel seçiminizi şehrin bu en hareketli ve güzel noktasından yana kullanmak isterseniz 4 yıldızlı Marriott Hotel Grand Place adlı otele göz atabilirsiniz. Otelden dışarı adım attığınız anda kendinizi şehrin kalbinde bulmak gerçekten çok güzel bir duygu.
2. İşeyen Çocuk Heykeli (Manneken Pis)

Manneken Pis Heykeli olarak da anılan “İşeyen Çocuk Heykeli” Brüksel gezilecek yerler listesinin ikonik eserlerinden biri. Brüksel ile özdeşleşmiş ve görmeden dönmemeniz gereken bir sanat eseri.
İşeyen Çocuk Heykeli asırlar öncesinde 17. yüzyıl başlarında yapılmış. Eserin mimarı ise Duquesnoy the Elder.
Heykel 61 cm boyutunda çıplak bir çocuk heykeli. İsmi ile uyumlu olarak işeyen bir çocuğu tasvir ediyor. Kentin sembolleri arasında giren heykelin tabii ki hikayesi de bulunuyor. Aslında hakkında birden fazla rivayet mevcut ancak en popüler ve gerçekçi olanına değinelim.
Heykelin destanlaşan hikayesi Brüksel’in eski zamanlarda havaya uçurulma planlarına dayanıyor. Kentte bulunan düşmanlar çeşitli noktalara sakladıkları barutlarla büyük bir facia planı yaparken küçük bir çocuk şehri patlatacak kıvılcımın üzerine işeyerek bu planları bozmuş.
Brükselliler şehri ve halkı kurtaran küçük çocuğu kahramanlaştırarak ona ithafen bu heykeli yaptırmışlar. Yani Brükselliler için bu heykelin manevi değeri de oldukça fazla. Ayrıca ilgi çekici bir nokta da heykelin özel 900 kostümlük dolabı. Özel günlerde heykele bu dolabın içindeki lüks kıyafetler giydiriliyor.
Orijinal tasarımı ve etkileyici hikayesi ile Brüksel sembolü haline gelen İşeyen Çocuk Heykeli’ni de mutlaka görün.
3. Atomium

Sıra dışı mimarisi ile hemen dikkat çeken ama bir müze olduğunu muhtemelen tahmin edemeyeceğiniz Atomium da Brüksel’de gezilecek yerler rotanıza eklenmeli.
Andrey Waterkey tarafından 1985 senesinde tasarlanan yapı müzeden ziyade bir anıta benziyor. Dokuz adet çelik top, yapının çubukları üzerinde çarpıcı bir tasarımla dengeye getirilmiş.
Tasarım harikası olarak değerlendirilen Atomium bir kristalin yaklaşık 15 milyar kat büyütülmüş moleküler birleşimini yansıtıyor. Sadece bu özelliği ile bile dikkat çekici bir yapı olan Atomium’un içi ise bir müze, restoran ve seyir terası olarak dizayn edilmiş.
Molekülleri andıran kürelerin alt katları çeşitli koleksiyon ve sergilere ayrılmış. Bu bölümlerde video ve çeşitli görsel öğeler yer alıyor. Üst katlara çıkmak için yapıdaki asansör kullanılıyor. Asansör de pek sıradan sayılmaz. Ziyaretçilere müzik eşliğinde ışık oyunları gösteriliyor.
Üstteki kürelerde ise 360 derece panoramik bir Brüksel manzarası sizi bekliyor. Kentin en ilginç seyir noktalarından biri burası. Ayrıca bu özgün tasarımlı yapıda harika bir manzara eşliğinde yemek yiyip bir şeyler içme şansınız da var! Restoranda başta Avrupa lezzetleri olmak üzere çeşitli dünya mutfaklarından menüler de sunuluyor.
Tek bir ziyaretle birçok etkileyici duyguyu size tattırabilecek potansiyelde olan ve Belçika’nın en popüler sembolleri arasında yer alan Atomium’u da ziyaret etmeden dönmeyin.
Biletiniz hazır mı?
Atomium Brüksel’in en önemli gezi noktalarından bir tanesi. Haliyle bazen girişte uzun bilet kuyrukları ile karşılaşmak mümkün. Bunun önüne geçmek için Atomium giriş biletinizi gezi öncesinde satın almayı düşünebilirsiniz.
4. St. Michael ve St. Gudula Katedrali

Çoğu Avrupa şehrinde göze çarpan yapıların belki de en başında Gotik mimari tarza sahip olanlar geliyordur. Her ne kadar Belçika’daki yapıların çoğu son 200 yılda inşa edildiyse de şehirde Gotik stili görebileceğiniz tarihi binalar da mevcut.
Gösterişli ve gizemli Gotik mimari tarzının en güzel örneklerinden biri olan St. Michael ve St. Gudula Katedrali’nin inşası ile tamamlanması arasında neredeyse 500 yıllık bir süreç bulunuyor. Katedralin inşa yılı 11. yüzyıla kadar uzanıyor ama yapı ancak 16. yüzyılda tamamlanabilmiş.
Daha çok mimarisinin güzelliği ve tasarımdaki ince işçilik detayları sebebiyle ziyaretçi çeken St. Michael ve St. Gudula Katedrali Brüksel’in en sembolik yapıları arasında. Katedralin iki adının olması ise çoğu kişinin dikkatinden kaçmıyor. Bunun nedeni iki azizin de Brüksel şehrinin koruyucuları olarak görülmesi.
Vitray pencerelerden dev heykellere, yapıyı süsleyen haçlardan göz alıcı iç mekan süslemelerine kadar anlatmakla bitmeyecek bir güzellik sunuyor Gotik katedral Jan van Ruysbroeck tarafından tasarlanan yapı aynı zamanda Kraliyet düğün ve cenazelerine de ev sahipliği yapıyor. Mutlaka görmenizi öneririm.
5. Brüksel Kraliyet Sarayı (Place Royale)

Belçika Kral ve Kraliçesi’nin resmi sarayını gezmek ister misiniz?
Brüksel’in en turistik yerlerinden biri olan Kraliyet Sarayı şu an için Kraliyet ailesinin ikametgahı olarak kullanılmasa da belirlenen dönemlerde halkın ziyaretine açılıyor. Kral ise ailesi ile birlikte Kuzey Brüksel’deki Laeken Sarayı’nda yaşıyor.
Brüksel Kraliyet Sarayı şehrin tam da merkezinde. Özellikle sabah erken saatlerde giderseniz yoğunluk olmaması bakımından daha rahat etmeniz mümkün. Brüksel Parkı ile arasında büyükçe bir meydan bulunan Kraliyet Sarayı mimari açıdan da ilgi çekici bir yapı ve görülmeye değer sanatsal detaylara sahip.
Günümüzde saray Kraliyet ailesinin evi değil de ofisi gibi kullanılıyor. Zaman zaman üst düzey yöneticileri de ağırlayan Brüksel Kraliyet Sarayı özellikle yaz aylarında turlara açılıyor. Taht odasının yanı sıra bazı önemli devlet adamlarının odalarını da gezip görebilir ve saray yaşamının ayrıntılarını inceleyebilirsiniz.
6. Cinquantenaire Parkı

Sanat eserleri, anıtlar, bahçeler ya da müzeler… İçinde kültür, sanat ve doğal güzellikler açısından ne ararsanız bulabileceğiniz Cinquantenaire Parkı aynı zamanda Brüksel’in ikinci büyük şehir parkı.
Şehrin doğu tarafında kalan park Belçika’nın özgürlüğünün 50. yılı şerefine 1880 senesinde yaptırılmış. 30 hektarlık devasa bir alana yayılan parktaki zafer takı ise hem tarihi hem sanatsal değeri açısından çok dikkat çekici.
Daha önce tek günümüzde üç kemerli olan zafer tankında bronz bir savaş arabası figürü göze çarpıyor. Parkın yapıldığı yıl inşa edildiği tahmin edilen zafer takı aynı zamanda Berlin’deki Brandenburg Kapısı ile olan benzerliği ile de yoğun ilgi görüyor.
Park özel ağaç türleri, rengarenk çiçekleri, düzenli peyzaj alanları ile şehir hayatından kısa süre için kaçmak ve doğayla başbaşa olmak isteyenler için de ideal. Parkın tüm bu cazibesi alandaki heykeller, çeşmeler ve çeşit çeşit sanat eserleri ile daha da pekişmiş ama müzelere de ayrı bir önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Cinquantenaire Parkı tüm bu doğal güzellikleri içinde 3 tane önemli müzeye de ev sahipliği yapıyor. Bu müzelerden biri Autoworld iken diğer ikisi ise Kraliyet Müzesi ve Cinquantenaire Müzesi.
Bence gelmişken parkı hakkıyla gezmek için bu müzelere uğramayı da ihmal etmeyin ve ünlü parkı Brüksel gezilecek yerler listenize dahil edin.
7. Mont des Art

Brüksel’de görülmesi gereken yerler listesindeki çoğu nokta da dahil olmak üzere kentin en ikonik ve tarihi noktalarına yalnızca yürüme mesafesinde Mont des Art.
Anlam olarak Sanat Tepesi demek; meydan çok merkezi bir konumda ancak biraz tepede yer alıyor. Kaldı ki bu durum çoğu kişi için Brüksel’in en etkileyici manzarasını kazandırmış Sanat Tepesi’ne.
Şehrin Kuzey ile Güney bölümlerini bağlayan Mont des Art’ın tarihi ise 1910 senesine kadar uzanıyor. Kral II. Leopard’ın emriyle bir sanat mahallesine dönüştürülen meydan isminin hakkını fazlasıyla veriyor. Müzikten dansa çeşit çeşit grafittilerden heykellere kadar sanat ve kültür adına çok etkileyici zengin bir kompleks burası.
Meydanın dillere destan merdivenleri ise yılın büyük bir bölümünde hem biraz dinlenmek hem de manzara seyredip fotoğraf çekmek isteyen gezginlerle dolu.
Etrafta bulunan çeşitli müzeler, kültür-sanat binaları, sokak sanatçıları, müzisyenler ise meydana hem nostaljik hem de özgür ve dinamik bir ruh katıyor. Restoran da bulabileceğiniz bu tarihi meydan tam bir açık hava müzesi kıvamında.
Çevresi tarihi binalarla sarılmış olan Mont des Art’ın ortasında ise büyüleyici güzellikte ve rengarenk bir çiçek bahçesi sergileniyor. Yağmurlu günlerde çiçeklerle kaplı olan alandan yayılan kokular çoğu kişiyi mest ederken bahçenin özellikle bahar/ yaz aylarında aldığı görünüm ise tek kelimeyle muhteşem.
Brüksel’in en popüler, ikonik, bakımlı ve özgün yerlerinden biri olan Mont des Art’ı görmek isterseniz merkezden kolaylıkla Sanat Tepesi’ne ulaşabilirsiniz.
8. Galeries Royales Saint-Hubert

Brüksel gezilecek yerler arasındaki alışveriş temalı popüler noktalardan biri de Galeries Royales Saint-Hubert yani Kraliyet Saint-Hubert Galerileri.
Brüksel’de alışveriş denildiğinde birçok kişinin aklına gelen ilk mekan olmasına rağmen genellikle lüks ve pahalı markalara ev sahipliği yaptığı için her bütçeye hitap etmiyor.
Yine de burayı dünya çapında meşhur kılan tek unsur alışveriş değil. Binanın çok süslü ve güzel bir dekorasyonu var. Dolayısıyla mimari açıdan da çok ilgi gören bir pasaj burası.
Kemerli cam çatıya ve genel olarak da cam ağırlıklı bir mimariye sahip olan Kraliyet Saint-Hubert Galerileri 3 bölümden meydana geliyor. Bunlar Kral Galerisi, Kraliçe Galerisi ve onlara kıyasla biraz daha küçük olan Prens Galerisi.
Her galeri farklı temalarla tasarlanmış. Genel olarak galerilerde sanat filmlerinden klasik-çağdaş tiyatro oyunlarına kadar birçok kültür etkinliği düzenliyor. Zaten pasaj da Brüksel’in kültür merkezlerinden biri olarak kabul edilmiş.
Sinema, film ya da sergi etkinliklerinin yanı sıra pasajda lüks mücevher mağazaları, pahalı saatler, özel tasarım butikleri, dekoratif ürünler, güzellik ürünleri gibi alışveriş seçenekleri de bulunuyor.
Ayrıca pasaj, restoran ve kafelerle de canlılığını ikiye katlıyor. Pasaj içinden bir gezgin olarak alabileceğiniz şeylerin başında ise meşhur Belçika çikolataları var!
Avrupa’nın en eski pasajlarından biri olan Galeries Royales Saint-Hubert tarihi yönüyle de turistik cazibeye sahip yerlerden biri. 1847 senesinde Mimar Jean Pierre tarafından yaptırılmış.
Brüksel’e gitmişken ambiyansı, kültür etkinlikleri ve lüks mağazaları ile ziyaretçilerini büyüleyen Galleries Royal Saint-Hubert’i de mutlaka görmelisiniz.
9. Mini Europe

Brüksel’de hızlı ve çok pratik bir Avrupa turu atmak isteyenler için oldukça keyifli dizayn edilmiş bir yer önerim daha var: Mini Europe.
Mini Avrupa tüm Avrupa kıtasının en önemli şehirlerinin, sanat ve tarihi eserlerinin maketlerini ya da animasyonlarını barındırıyor. Oldukça büyük bir alana inşa edilmiş. Mini Avrupa’da 80’i aşkın ülkeyi temsil eden yaklaşık 350 adet sembolik yapı sergileniyor.
Eiffel Kulesi’nden Big Ben’e kadar Avrupa’yı temsil eden ve kıtanın ruhunu yansıtan çok sayıda ikonik yapıyı görmek için Mini Avrupa’ya birkaç saat ayırmanız yeterli.
Brüksel’de birkaç saatte express bir Avrupa turu yapmak isterseniz adres Atomium’a çok yakın! Atomium’dan yürüyerek Mini Avrupa’ya kısa sürede ulaşabiliyorsunuz.
10. Müzik Enstrümanları Müzesi (MIM)

Müzik Enstrümanları Müzesi (MIM) ün olarak Brüksel’i aşmış; tüm dünya genelindeki en değerli ve kapsamlı müzik enstrümanı koleksiyonlarına sahip müze olarak tanınıyor.
Kent merkezinde yer alan Müzik Enstrümanları Müzesi Sanat ve Tarih Kraliyet Müzeleri’ne bağlı. Ziyaretçilerini dünyada müziğin tarihine yönelik hem keyifli hem bir o kadar ilginç bir keşif turuna çıkarıyor.
Müzede neler mi var? Dünyanın en geniş müzik aleti koleksiyonunu barındıran Müzik Enstrümanları Müzesi’nde 7.000’den fazla müzik enstrümanı sergileniyor.
Sunumlar son teknolojiye uygun; oldukça modern bir tarzda düzenlenmiş. Ziyaretçilerin ilgisini daha da artırmak ve deneyimlerine ekstra keyif katmak için görsel öğelerin yanında işitsel unsurlardan da yararlanılıyor. Her müzik aletinin sesini duymanızı sağlayacak parçalar çalınıyor.
Müzik ve müzik aletleri hakkında çok bilgili olan insanları bile şaşırtabilecek potansiyelde bir müze burası. Sizin de müzenin birçok ziyaretçisi gibi yepyeni ve daha önce hiç duymadığınız, görmediğiniz bir müzik aleti ile karşılaşmanın heyecanını yaşamanız çok yüksek bir olasılık. 3 katlı olarak tasarlanmış müzenin her katında müziğin daha da derinlerine indiğinizi hissedebilirsiniz.
Dünyanın eşi benzeri zor bulunur müzelerinden biri olan Müzik Enstrümanları Müzesi’ni de özellikle bir müzik tutkunuysanız sakın kaçırmayın!
11. Belçika Karikatür Müzesi (Comics Art Museum)

Çizgi romanların ve karikatürlerin merkezi olan Belçika’da bu özelliğe dair bir müze gezmek çoğu gezgin için çok keyifli ve unutulmaz bir deneyim haline geliyor.
Brüksel’de çocuklarla gezilecek yerler listesinin ilk sırasında olan Belçika Karikatür Müzesi aslında sadece çocuklar için değil çocuk ruhunu kaybetmemiş, mizahı seven yetişkinler için de çok eğlenceli bir müze.
Çizgi romanın tarihçesi, evrimleşme süreçleri ve yapılış aşamaları ayrıntılı olarak aktarılıyor. Özellikle karikatür ve çizgi romanlara ilgisi olanlar için çok tatmin edici bir sunum gerçekleştirildiğini söylemek mümkün.
Tabii ki müzenin ana kahramanları olan karikatür ve çizgi roman karakterleri de her yerde tüm sevimlikleri ile karşınıza çıkıyor. Şirinlerden Tenten ve daha çok sayıda çizgi roman karakteri onlarla tanışmanız için müzede sizi bekliyor.
Tren İstasyonu’nun yanında yer alan Belçika Karikatür Müzesi’ne de bir-iki saatinizi ayırarak uğramanızı öneririm.
12. Hotel de Ville

Hotel de Ville bir diğer ismiyle Town Hall ya da Belediye Binası da Brüksel gezilecek yerler listesinde! Orta Çağ döneminden kalmış olmasının dışında Hotel de Ville birçok kişinin mimarlık dehalığı olarak nitelendirdiği özellikler taşıyor.
13. yüzyılda mimar Jan Van Ruisbroek tarafından tasarlanan Hotel de Ville Gotik stildeki esrarengiz ve çok ihtişamlı görünümüyle tam da şehrin kalbi Grand Place’ta yer alıyor.
Binanın içi dışı fark etmeksizin neredeyse her köşesi sanat eseri heykellerle donatılmış ve her birindeki sanatsal incelik ile estetik ayrıntılar hemen göze çarpıyor. Hotel de Ville’nin dış cephesinde de soylular ve azizler betimlenmiş.
Hotel de Ville ile özdeşleşen ikonik yapı ise yaklaşık 96 metre yüksekliğindeki devasa kulesi! Kentin birçok yerinden kule görülebiliyor. Belediye Sarayı’nın en dikkat çekici parçası olan kule özellikle gece ışıklandırmaları ile muhteşem bir çehreye bürünüyor.
Günümüzde Belediye Sarayı olan; zaman zaman Kraliyet Ailesinin düğünleri gibi özel organizasyonlara ev sahipliği yapan Hotel de Ville’i dışarıdan görmek bile oldukça etkileyici. Zaten çok sayıda gezginin Brüksel anıları arasında Hotel de Ville’nin önünde çekilen fotoğraflar da yer alıyor.
Tarihi bina hakkında popüler ve hüzünlü bir rivayet de dilden dile dolaşıyor. Söylenenlere göre asimetrik olan yapının mimarı tasarımda bulduğu hatalar nedeniyle kuleden atlayıp intihar etmiş.
Sonuçta Brüksel’in en özel tarihi yapılarından biri olan Hotel de Ville’de hikaye, tarih, sanat ve kültür iç içe. Bence Hotel de Ville’i de ziyaret etmeden Brüksel’den döndüm demeyin.
13. Brüksel Şehir Müzesi (Maison du Roi)

Brüksel Şehir Müzesi adeta kentin tarihini saklayan eşsiz bir hazine gibi. Siz de birçok gezgin gibi ziyaret ettiğiniz şehirlerin tarihinde neler yaşandığını merak ediyorsanız gezi güzergahınıza mutlaka merkezdeki Brüksel Şehir Müzesi’ni dahil etmelisiniz.
Maison du Roi (Kral’ın Evi) olarak da anılan Brüksel Şehir Müzesi’nin yapım yılı 1887. Müzede kentin tarihi, evrimleşme dönemleri ve sanatsal çalışmalarına dair birbirinden değerli koleksiyonlar teşhir ediliyor.
Müzede görebileceğiniz ve ilginizi çekeceğini düşündüğüm eserler arasında ise porselen takımlar, Krallık resimleri, eski paralar, rozetler, arkeolojik eserler, tablolar, heykeller ve şehir haritaları yer alıyor.
Müzedeki her bir öğe birbirinden değerli ancak özellikle İşeyen Çocuk Heykeli’ne ayrı bir önem veriliyor ve eser müzenin en üst katında teşhir ediliyor.
Orijinali eski dönemlerde şu an heykelin kopyasının bulunduğu çeşmenin üstündeymiş ancak heykele yapılan bir saldırı sonucunda orijinal eser bu müzede koruma altına alınmış. Aynı zamanda Brüksel’in çok eski zamanlardaki şehir görüntüsünü yansıtan maketi de görmeden geçmeyin derim.
7000’den fazla objeye ev sahipliği yapan ve kente dair binlerce iz taşıyan Brüksel Şehir Müzesi’nin binası ise meydanda Hotel de Ville’in karşısında yer alıyor. Ahşap binası ile göz kamaştıran tarihi yapı 15. yüzyılda inşa edilmiş ve 19. yüzyılda Gotik stilde yeniden restore edilmiş.
Hem müze hem mimari olarak ilgi çekici olan Brüksel Şehir Müzesi’ni de Brüksel gezilecek yerler listenize yazabilirsiniz.
14. Basilica of the Sacred Heart

Dünyanın 5. büyük kilisesini görmek isteyenler Brüksel’deki Basilica of the Sacred Heart’a akın ediyor.
Brüksel’de gezilecek yerler arasında bulunan bazilikanın geçmişi bakıldığında çok da eski zamanlara dayanmıyor. 1900’lü yılların başlarında Belçika’nın bağımsızlık kutlamaları esnasında kilisenin yapım projesi de şekillenmeye başlanmış ancak bazilika tam anlamıyla 1970’de tamamlanabilmiş.
Ülkenin bağımsızlık ve dini sembollerinden biri olması dolayısıyla başlı başına manevi bir değer taşıyan kilisenin mimarisi de oldukça etkileyici. Dış cephesi de iç dekorasyonu da gösterişli detay ve süslemelerle donatılmış. Ayrıca ne yana baksanız anlamlı ve estetik sanat eserleri karşınıza çıkıyor.
Kilise özellikle sergi ve müze sevenler için de güzel olanaklara sahip. İçinde iki adet müze bulunan ve bunun yanı sıra kubbesine çıkıp panoramik şehir manzarası da izleyebildiğiniz kilisede beklediğinizden daha güzel vakit geçirebilirsiniz.
15. Çikolata Müzesi (Musee du Cacao et du Chocolat)

Çikolata Belçika ile bu kadar özdeşleşmişken Brüksel’e gidip Belçika çikolatalarının tadına bakmadan olmaz. Bilhassa çikolataya özel bir ilginiz varsa şehrin hemen her köşesinde bulunan çikolata dükkanlarına girmenin dışında bir de Çikolata Müzesi’ni ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz.
Peki, müzede neler var? Bol bol çikolata var tabii ki ama çikolatanın yapılışı hakkında sunumlar, kakaonun nasıl göründüğü, türü ve nereden getirildiği hakkında da keyifli sunumlar gerçekleştiriliyor. Ayrıca müzede workshoplar da düzenleniyor; çikolata tadımları ise ziyaretçilerin en sevdikleri anlar arasına giriyor.
Her yer çikolatadan heykeller, harfler ve objelerle dolu. Buradaki en dikkat çekici çikolata heykellerden biri de Manneken Pis!
Yoğun çikolata kokuları ve mest edici görüntüler eşliğinde keyifli bir müze turu yapmak istiyorsanız çocuklarla birlikte gidilebilecek en güzel yerlerden biri kesinlikle Çikolata Müzesi.
Müzede ürünler biraz pahalı da olsa çeşit çeşit çikolatalar satın alabileceğiniz bir mağaza da mevcut. Çikolata Müzesi merkeze yakın; Grand Place Meydanı’na çıkan Rue de la Tete Sokağı’nda yer alıyor.
16. Kraliyet Silah ve Askeri Tarih Müzesi (Royal Museum of the Armed Forces and Military History)

Brüksel gezilecek yerler listesine özellikle savaş tarihine ilgi duyan gezginler için de bir müze ekledim: Kraliyet Silah ve Askeri Tarih Müzesi.
Müze çok büyük, bir o kadar da ilgi çekici. Devasa bir alanda dünyanın farklı tarihi dönemlerine ait savaş araçları ve malzemeleri sergileniyor. Kraliyet Silah ve Askeri Müzesi Belçika Krallık Dönemi, I-II. Dünya Savaşları Dönemi ve son olarak da Modern Ordu temelinde şekillendirilmiş.
Müzede neler yok ki. İlk tanklardan Leopard tanklarına, Belçika askerlerinin eşyalarından savaşlarda kurşunlanmış bayraklara, 19. yüzyıl üniformalarından 15-16. yüzyıldan kalma el yapımı silahlara kadar savaşa dair çok geniş kapsamlı koleksiyonlar sizinle buluşuyor.
Hava, kara ve deniz kuvvetlerine ait farklı ülkelerden getirilen birçok savaş aracı ve ekipmanını müzede görme fırsatınız bulunuyor. Tarihe ve savaş tarihine ilginiz varsa dünya standartlarında tasarlanmış Kraliyet Silah ve Askeri Tarih Müzesi’ni de mutlaka gezmenizi tavsiye ederim.
Aynı zamanda müze meşhur Cinquantenaire Park’ın içinde. Müze turundan sonra parkın doğal güzellikleri arasında keyifli bir gezintiye çıkabilirsiniz.
17. Notre Dame du Sablon

Brüksel’in zarif, ihtişamlı dini yapılarından biri olan Notre Dame du Sablon kentin tarihi merkezindeki Katolik bir Roma Kilisesi. Diğer bir adı da Sablon’un Kutsal Hanımefendisi Kilisesi.
Yuvarlak sütunların ayırdığı 5 neften meydana gelen kilise Gotik mimarinin en büyüleyici örneklerinden biri. 15. yüzyılda yaptırılan Notre Dame du Sablon’un önemli bölümleri arasında ise iki adet Barok stil şapel bulunuyor. Bunlardan özellikle 17. yüzyıldan kalma Saint Maclou Şapeli beyaz mermerli estetik tasarımı ile ayrı bir yere sahip.
Tarihi yapıya bakıldığında mimarlık ve sanat ayrıntıları açısından etki altında kalmamak oldukça zor. Hem iç hem dış dekorasyon iddialı bir görünümde. Büyüleyici güzellikteki vitray pencereler, etrafı donatan tablolar ve heykeller başlı başına ince işçiliği yansıtan birer sanat eseri.
Günümüzde Brüksel’in en çok ziyaret edilen turistik noktalarından biri olan Notre Dame du Sablon’u da gezi rotanıza dahil edebilirsiniz.
18. Horta Müzesi

Belçikalı ünlü mimar Victor Horta’ya adanmış olan Horta Müzesi ilk etapta sessiz sakin bir sokaktaki biraz sıradan bir ev gibi görünse de iç kısmıyla özellikle Art Nouveau stilini sevenleri anında etki altına alıyor.
Dünyada Art Nouveau mimari tarzındaki en yetenekli kişilerden biri olarak gösterilen Victor Horta’nın evi kendi tasarımı ve 1901’de inşa edilmiş.
Evin iç dekorasyonunda en ince detaylara; kapı ve pencere kollarına kadar büyük bir özenin olduğu hemen göze çarpıyor. Ünlü mimar Art Nouveau’daki sınırsız hayal gücünü ve yeteneğini içinde yaşadığı bu eve fazlasıyla yansıtmış.
Müzenin en beğenilen özelliklerinden biri ise mobilyalardan odalara ve en ince ayrıntılara kadar iç dekorasyonun orijinalliğinin büyük oranda korunmuş olması. Vitraylar, mozaikler, yemek odası, aydınlatma sistemi ve genel olarak müzedeki her şey zarif bir ahenk içinde.
Özellikle mimarlık ile ilgilenenler seçkin bir Art Nouveau örneği olan Horta Müzesi’ni mutlaka görmeli.
19. Kraliyet Modern Sanatlar Müzesi (Royal Museum of Fine Arts of Belgium)

Brüksel gezilecek yerler listesinde sıradaki müze özellikle sanatseverlerin çoğunlukla hayran kaldıkları üstelik çok da pratik bir kültür merkezi.
Niye diye merak ediyorsanız Kraliyet Modern Sanatlar Müzesi şehrin en değerli sanat koleksiyonlarını içeriyor; üstelik tek bir çatı altında 6 farklı müzeye ve yaklaşık 20.000 esere ev sahipliği yapıyor. Genel olarak Kraliyet Modern Sanatlar Müzesi’ndeki eserler 15. yy ile 21. yy arasındaki döneme ait.
Dolayısıyla başta sanat tutkunu gezginler olmak üzere yıl içinde binlerce turist Kraliyet Modern Sanatlar Müzesi’ni ziyaret ediyor ve buradaki müzelerde uzun zaman harcıyor.
Old Master, Magritte, Wiertz, Meunier, Fin de Siecle ve Musee Modern Museum olmak üzere 6 farklı müzeyi gezebileceğiniz binada tam bir kültür-sanat şöleni var.
Old Master Müzesi’nde kentin özellikle 15 ve 18. yy dönemlerine ait en değerli tabloları sergilenirken Magritte Müzesi’nde ise ünlü sürrealist sanatçı Rene Magritte’nin eserlerini görebiliyorsunuz.
2019 senesinden beri ziyarete açık olan Fin de Siecle Müzesi ise daha çok Art Nouveau tarzını yansıtan eşyalar ve koleksiyonlarla ünlü. Meunier Müzesi’nde ressam Constantin Meunier’in realist tarzdaki 150 kadar eseri sergilenirken Wiertz Müzesi’nde de bir diğer ünlü ressam Antoine Wiertz’ın biyografisi ve daha çok romantik tarzdaki eserleri yer alıyor.
Müze kompleksindeki diğer bir müze olan Musee Modern Museum ise şu an için kapalı. 1914 yılından günümüze kadar olan eserlere şu anda erişim sağlanamıyor.
Binaya tek bir kapıdan girebiliyorsunuz ancak her bir müzeyi gezmek için ayrı ayrı ya da kombine bilet satın almanız gerekiyor. Tek bir çatı altında toplanan bu eşsiz sanat ve kültür mirasını görme fırsatını kaçırmayın.
20. Adalet Sarayı (Palace of Justice)

Brüksel’in en tepesinde hukuk ve adalet kavramlarının üstünlüğüne atıfta bulunan dünyanın en büyük adliye binası yer alıyor: Adalet Sarayı.
1866-1883 yılları arasında mimar Joseph Poelaert tarafından inşa edilen Adalet Sarayı Belçika’nın en önemli yapılarından biri. Çoğu kişi için biraz ürpertici birçok gezgin için de oldukça fantastik bir tasarımı olan Adalet Sarayı yaklaşık 24 bin ton ağırlığında ve 160×150 metre ölçülerinde.
İhtişamlı görünümü ile dikkat çeken binanın dört bir yanı anıt ve heykellerle dolu. Binanın önünde ise Dünya Savaşları sırasında hayatını kaybeden Belçikalı askerlere ithafen bir piyade anıtı dikilmiş.
Yüzlerce mahkeme salonu olan Adalet Sarayı’nı hem binanın dünyadaki sayılı örneklerden biri olması hem de tepe konumdan harika bir Brüksel manzarasına bakması nedeniyle ziyaret edebilirsiniz. Brüksel gezilecek yerler arasındaki Adalet Sarayı Gallows Hill’de yer alıyor ve biraz tepede olmasına karşın merkeze çok uzak değil.
21. Autoworld

Cinquantenaire Park’a gelmişken ziyaret etmenizi önerebileceğim ilginç, eğlenceli ve dolu dolu bir eski model otomobil müzesi Autoworld.
Otomobillere meraklı olun ya da olmayın müzedeki keyifli koleksiyonların milyonlarca gezgin gibi sizin de ilginizi fazlasıyla çekeceğini düşünüyorum.
1880’li yıllarda kurulan Autoworld otomotiv sektörünün heyecan verici gelişimini gözler önüne seriyor. Müzede teşhir edilen otomobiller genel olarak 19. yüzyıl ile 1990’lı yıllara kadar uzanan süreçte üretilmiş.
Avrupa ve Amerika’nın en eski otomobil modellerinin yanı sıra müzede bir de Belçika Kraliyet Ailesi mensupları için özel bir bölüm ayrılmış. Bu bölümde Kraliyet ailesi üyelerinin kullandıkları özel tasarım otomobilleri de görebiliyorsunuz.
Müze her dönem yoğun bir ziyaretçi sayısına sahip ve otomobiller dışında bazı geçici sergilere de ev sahipliği yapıyor. Otomobilleri seviyorsanız Autoworld de mutlaka Brüksel’de gezilecek yerler listenizde olsun!
22. Parlamentarium

Brüksel kentinin Espace Leopold isimli kompleksinde Avrupa ve Avrupa Birliği ile ilgili bilgilenebileceğiniz güzel bir tura hazır olun.
Parlamentarium yılda 2 milyondan fazla ziyaretçi çekiyor ve Avrupa’nın en büyük parlamento ziyaret merkezi. Avrupa Parlamentosu başkanı Jerza Bazek tarafından 2011 senesinde açılışı yapılan Parlamentarium’da Avrupa Birliği tarihi ve süreçlerine dair geniş çaplı bilgi sahibi olma fırsatı buluyorsunuz.
Parlamento turu multimedya rehberler aracılığıyla yaklaşık 90 dakika sürüyor. Tur kapsamında Avrupa işbirliğine giden yol, Parlamento’nun nasıl çalıştığı ve üyelerin günümüz zorluklarıyla nasıl baş ettikleri gibi konulara dair sunumlar gerçekleşiyor.
Ücretsiz olarak girebileceğiniz Parlamentarium için öncelikle rezervasyon yaptırmanız gerek. Özellikle Avrupa Birliği’ne ve tarihe ilginiz varsa Parlamentarium’a da gitmenizi tavsiye ederim.
23. Borsa Binası (Bourse of Bruxelles)

Grand Place’de yer alan Borsa Binası da görülmeye değer bir mimari yapı. Brüksel gezilecek yerler rotasına ekleyebileceğiniz bu bina klasik Yunan stili mimarisinin güzelliği ile bakışları üzerinde topluyor.
Üçgen sütunlu girişi, iki yanındaki aslan heykelleri, merdivenleri ve çatı mimarisi ile Akropole benzeyen Borsa Binası 1873 senesinde inşa edilmiş.
Geçici sanat sergileri ile da canlılığını koruyan bina günümüzde Avrupa Borsalar Birliği tarafından kullanılıyor. Ayrıca önündeki meydanın gün boyunca süren canlılığı ve etrafta çok sayıda yeme-içme-alışveriş mekanının olması da binayı Brüksel’in en çok ziyaret edilen yerlerinden biri haline getiriyor.
Brüksel simgelerinden biri haline gelen Borsa Binası’nı da görmeden dönmeyin.
24. Old England

Brüksel’de sık sık karşınıza çıkacak olan Art Nouveau mimarisinin bir diğer etkileyici örneği de Old England binası.
1899 senesinde mimar Paul Sainteng tarafından inşa edilmiş olan yapı çelik ve cam ağırlıklı detaylara sahip. Eskiden büyük bir perakende binasıymış burası.
Belçika Devleti satın aldıktan sonra geniş bir restorasyon çalışmasına giren bina bugün Musical Instruments Museum’a (MIM) ev sahipliği yapıyor ve Rue Montagne de la Cour 2 üzerinde yer alıyor.
25. Train World

Trenle seyahat etmek bazı insanlar için özel bir zevk. Sizin de trenlere karşı ayrı bir sevginiz varsa Brüksel’de trenler dünyasına doğru eğlenceli bir keşfe çıkma şansınız var!
Train World Belçika demiryolları tarihi hakkında etkileyici sunumların yapıldığı ve geçmişten günümüze kullanılan tren teknolojileri hakkında bilgilerin verildiği keyifli bir müze.
Müze büyük küçük hemen herkesin ilgisini çekecek detaylarla tasarlanmış. Tarihi bilgilendirmeler akılda kalıcı ve eğlenceli şekilde aktarılıyor. Tabii ki müze ziyaretçileri en çok kullanılmış eski trenlere ilgi gösteriyor. Train World’de Kraliyet ailesinin kullandıkları lüks vagonlar ise son derece dikkat çekici.
2015’te açılan ve Belçika Ulusal Demiryolları Şirketi’nin resmi müzesi olarak faaliyetlerini sürdüren Train World tarihi Schaarbeek Tren İstasyonu binasında bulunuyor. Şehir merkezine de oldukça yakın.
26. Brüksel Doğa Bilimleri Müzesi (Museum of Natural Sciences)

Dinazor, doğa ve insan evrimleri meraklıları için Brüksel Doğa Bilimleri Müzesi’nin Brüksel gezilecek yerler listesinde olmaması pek mümkün değil.
Kentteki pek çok müze gibi Brüksel Doğa Bilimleri Müzesi de dünyanın en önde gelen müzelerinden biri olma unvanına sahip. Bu özelliği daha çok “Dinozorlar Salonu” ve genel olarak fosil bilimindeki teşhir öğelerine dayanıyor.
Öğrenciler, çocuklar ve her yaştan kişi için harika bir keşif müzesi burası. Belirttiğim gibi özellikle 4500 metrekarelik alanda bulunan dinozor fosillerinin sergilendiği alan çok büyük ilgi ve merak ile geziliyor. Milyonlarca yıl önce yaşamış olan dinozorların dışında da müzede mamut, balina gibi çok çeşitli canlıların fosilleri teşhir ediliyor.
Brüksel Doğa Bilimleri Müzesi’nde insanlık tarihinin gelişimi ve evrimlerine dair de bir bölüm yer alıyor. İlgi çekici sergilerden bir diğer ise “Mineraller Sergisi”. Yeryüzündeki yaşama dair kapsamlı sergiler de doğa bilimi hakkındaki köklü bilgilere ışık tutuyor.
Zamanda geçmişe, milyonlarca yıl öncesine kadar gidebileceğiniz bir yolculuk bu özel müzede sizi bekliyor. Ayrıca acıkır ya da bir şeyler içmek isterseniz müzeden ayrılmanıza da gerek yok çünkü alanda bir de kafeterya yer alıyor.
27. Musee Magritte Museum

Belçika’nın en değerli sürrealist sanatçılarından biri olan Rene Magritte’e adanmış bir müze Musee Magritte Museum. Burayı özellikle çağdaş sanatseverlerin kaçırmaması gerektiği kanısındayım.
Musee Magritte Museum’da sürrealist resim anlayışının öncü isimlerden biri olan Magritte’nin resimleri, fotoğrafları ve çizimleri yer alıyor. Gizemli ve özgün sanat eserleri ile tanınan ressamın eserlerindeki vurguları görmek, bunları yorumlamak sanatçının birçok hayranı gibi size de keyifli anlar yaşatabilir.
Belçika Kraliyet Güzel Sanatlar Müzesi kapsamında olan Magritte Müzesi de özellikle sanatta çağdaş akımları sevenlerin Brüksel gezilecek yerler rotasına ekleyebileceği ve çok zevk alabileceği bir sanat merkezi.
28. Brussels Park

Brüksel’de dinlendirici, huzurlu ve sakin birçok park bulabilirsiniz ancak aralarında en ünlü olanlarından biri Brussels Park. Turistler de şehir merkezine çok yakın bir bölgede yeşil alan imkanı sunan bu parkın sık sık ziyaretçisi oluyor.
Parkta sebze bahçeleri ve ormanlık alanlar bulunuyor. Şehrin gündelik streslerinden, yarattığı yorgunluktan ve koşuşturmalardan biraz uzaklaşmak isteyenler için kısa süreli bir kaçış noktası Brussels Park.
Yaklaşık 30 metrekarelik alana inşa edilmiş olan parkta bir şeyler yiyip içebilir, güzel havalarda çimlere uzanarak enerjinizi tazeleyebilirsiniz. Keyifli bir doğa yürüyüşü yapmak isteyenlere de hitap eden Brussels Park Brüksel’de görülecek yerler listesine yazılabilir.
29. Le Botanique

Sanat sergileri ile birlikte canlı müzik performanslarına da ilginiz varsa Brüksel’in en popüler kültür merkezlerinden biri olan Le Botanique’e bir bilet almak iyi bir tercih olabilir.
İlk olarak 1829 senesinde botanik bahçesi olarak açılan Le Botanique 1984 yılında ise Belçika Fransız Topluluğu’na bağlı bir kültür merkezi haline gelmiş. Yılda yaklaşık 300 konser, 10 sergi ve benzeri etkinliklere ev sahipliği yapan merkezin oldukça aktif olduğunu söylemek mümkün.
Genç yeteneklere ve sanatsal yeniliklere önem verilen kültür merkezinde yıl boyunca çeşitli sanat sergileri de düzenleniyor. Le Botanique’de fırsat bulursanız bir performans gösterisi izleyebilir ya da sergi gezebilirsiniz.
30. Rue des Bouchers

Uzun ve dar bir sokak olan Rue des Bouchers Brüksel’de oldukça turistik bir sokak. Gerçi buradaki mekanların fiyatları da buna bağlı olarak biraz yüksek ama barlar ve restoranlardan hoşlanıyorsanız bu sokakta oldukça keyifli zaman geçirebilirsiniz.
Sokağın sağı solu her yanı sayısız denilecek kadar çok mekanla çevrili. Özellikle akşam saatlerinde Rue des Bouchers’teki yoğunluk katlanıyor. Bir şeyler içmek ya da güzel bir akşam yemeği yemek için tercih edebileceğiniz türde bir yer burası.
Mekanlarda oturmakla ilgilenmiyorsanız bile sokakta boylu boyunca bir yürüyüş yaparak bu popüler caddeyi gezme fırsatı yakalayabilir; binaların mimarisini inceleyebilirsiniz.
31. BELvue Müzesi (Musee BELvue)

Gittiği yerlerin tarihini, insanların yaşayışlarını ve kültürlerini öğrenmeyi seven gezginler için Brüksel gezilecek yerler listesine eklenebilecek diğer bir müze de BELvue Müzesi.
Müze küçük ama çarpıcı, bilgilendirici ve eğlenceli sunumları ile ünlü. Müzedeki koleksiyonlar Belçika tarihini esas alıyor. Özellikle ülkenin kurulduğu dönem olan 19. yüzyıldan günümüze kadar olan süreçler etkileyici ve ilgi çekici olan bir zaman çizelgesiyle aktarılıyor.
Müzede Belçika’da demokrasinin gelişmesinden, Brüksel tarihine, göç olaylarından ülkenin genişlemesine, sosyal yaşantılardan çeşitli sergilere kadar birçok konu modern yöntem ve teknolojilerle aktarılıyor.
BELvue Müzesi aile ile gitmek için de çok uygun. Çocuklar için interaktif alanlar ve özel aktiviteler hazırlanmış. Özellikle parlak ve etkileşimli ekranlar onlar için son derece ilgi çekici.
Modern ve zevkli dizayn edilmiş binasında Belçika tarihine doğru bir yolculuğa çıkmak isterseniz müze şehir merkezinde yer alıyor.
32. Halle Gate

Halle Gate, Brüksel’in surlu zamanlarından kalma bir 14. yüzyıl yapısı. Nostaljik şehir kapısı bugün hem mimarisi hem de tarihi ve içindeki küçük müzesiyle ilgi çekiyor.
Çoğu şehir gibi zamanında surlarla çevrelenmiş olan Brüksel’in şehir kapılarından biri olmuş Halle Gate. Birçok sur ve kapı yıkılırken günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış. Bunun nedeni ise yapının hapishane, depo ya da kilise gibi farklı amaçlarla kullanılmış olması.
19. yüzyılda Neo-Gotik tarzda restore edilen şehir kapısına sarmal merdiven eklenmiş; çatı ve süslemeler ise yenilenmiş.
Şu anda Halle Gate’in içinde bazı silah ve zırhların sergilendiği bir müze bulunuyor. Ayrıca yapının tarihine dair bilgiler de veriliyor. Yüzyıllar öncesini gözünüzde capcanlı hale getiren Halle Gate’in surlu zamanlardaki maket görünümü ise oldukça etkileyici.
Halle Gate belki mutlaka görülmesi gereken yerler arasında değil ancak yüzyıllar öncesinin tarihi ruhunu taşıması ve çatısındaki 360 derecelik panoramik manzara onu Brüksel’de en çok ziyaret edilen yerler arasına sokuyor.
33. Rue Neuve

Mağaza mağaza dolaşmak, vitrin bakmak ve zevkinize uygun bir şeyler almak isterseniz Brüksel’deki ana adreslerden biri Rue Neuve.
Yoğun, dinamik ve popüler bir cadde olan Rue Neuve Brüksel’de alışveriş için akla gelen ilk adreslerden biri ancak onun dışında pek de turistik cazibesi yok.
Caddede çok sayıda mağaza ve dükkan sıralanıyor. Her zevke ve bütçeye hitap eden ürünleri bulmak da mümkün.
Dolayısıyla Brüksel’den alışveriş yapmayı planlıyorsanız Rue Neuve’yi de Brüksel gezilecek yerler güzergahınıza dahil edebilirsiniz. Ayrıca alışveriş haricinde çevredeki restoran ve barlar da ilginizi çekebilir.
34. Palais du Coudenberg

Place Royale’den geçerken bir zamanlar altında neler olduğunu ve yaşandığını merak ediyorsanız Coudenberg Sarayı kalıntılarının sergilendiği ilginç bir yeraltı müzesi sizi bekliyor.
Kral Charles’ın eski sarayı olan Coudenberg Sarayı 18. yüzyılda çıkan bir yangında tamamen yanıp kaybolmuş. Sıradışı ve arkeolojik tarzda mekanlardan hoşlananları etkileyen müze yakın zamanda yapılan kazı çalışmalarından çıkan eserleri ve eski saray kalıntılarını barındırıyor.
Müzenin atmosferi biraz ürpertici, şaşırtıcı ve gizemli. Hatta bu atmosfer çarpıcı müzik efektleriyle de pekiştiriliyor. Siz yer altında gezerken üstünüzdeki şehrin hareketliliğini hissedebiliyorsunuz.
Sesli rehber kullanmak olayların gelişimini ve tarihini takip edebilmek için gerekli. Arkeolojik gezileri seviyorsanız Palais du Coudenberg’i de Brüksel gezilecek yerler listenize ekleyin derim.
Bonus: Günübirlik Gent & Brugge Gezisi

Brüksel seyahatiniz için artı bir gün daha ayırabilirseniz ülkenin en güzel şehirlerinden olan Gent ve Brugge’u da mutlaka görmenizi öneririm.
Brüksel’e oldukça yakın olan Gent Brüksel ile Brugge arasında yer alıyor ve tarihi Orta Çağ’a kadar uzanıyor. Zaten şehirde Orta Çağ’a ait çok sayıda bina, yapı ve anıt görmeniz mümkün. Liman kenti olan Gent Belçika’nın en turistik şehirlerinden biri ve yakın zamana kadar Avrupa’nın gizli hazinesi olarak değerlendiriliyordu.
Kültür ve üniversite şehri olarak da anılan Gent’in en güzel yanlarından biri çoğu sokağının trafiğe kapalı olması. Yani kentte dolaşırken oldukça özgür hissedeceksiniz. Tarihi merkezini yürüyerek kısa sürede keşfetmeniz mümkün.
Belçika’nın bir diğer Orta Çağ ruhunu taşıyan turistik şehri ise Brugge. Nam-ı diğer Kuzeyin Venedik’i. Brugge’daki kanallar şehrin tarihi kadar eski ve kente romantik, etkileyici bir hava katıyor.
Brugge şehrinin güzellikleri sadece kanallardan gelmiyor. Arnavut kaldırımlı sokaklar, pitoresk mahalleler, Orta Çağ yapıları da kenti turistik açıdan çok çekici kılıyor.
Küçücük bir şehir Brugge ama Belçika gezginlerinin günübirlik de olsa ziyaret edip en çok görmek istedikleri yerler arasında. Kartpostal tadında görüntüler sunan Brugge’a kesinlikle bayılacaksınız!
Gent ve Brugge kentlerini siz de ziyaret etmek isterseniz firmalar tarafından düzenlenen günübirlik turlara katılmayı düşünebilirsiniz.
Gidiş-geliş transfer işlemlerinin de dahil olduğu ve profesyonel rehberlik hizmetleriyle büyük bir rahatlık sağlayan turlar arasında size getyourguide.com firmasının tur hizmetini önerebilirim.
Günübirlik Turları Sakın İhmal Etmeyin!
Belçika’nın bana göre en güzel noktalarından bir tanesi Brüksel’e çok yakın konumda yer alan Brugge ve Gent bölgeleri. Buralara tren vb araçlar ile ulaşabileceğiniz gibi organize ve popüler günübirlik turlardan birine katılarak da gezebilirsiniz.
Brüksel’den Günübirlik Gent ve Brugge turu, bu konuda gezginlerin en çok tercih ettiği popüler turların başında geliyor.
Brüksel Gezilecek Yerler Haritası (Google Maps)

Brüksel gezilecek yerler listesinde sunduğum her bir yerin konumu ile birlikte şehrin önemli alışveriş ve konaklama noktalarını da Google haritası üzerinde işaretledim.
Gezginlere yararlı olması ve kolaylık sağlaması amacıyla hazırlamış olduğum haritayı akıllı telefon veya tabletleriniz üzerinden görüntüleyebilirsiniz. Haritayı Google Maps’te açmak için tıklayın.
Katmanlara Dikkat
Brüksel gezilecek yerler haritası üzerinde yazı boyunca tanıttığımız gezi noktalarının yanı sıra otel tavsiyelerimizi, konaklama yapılacak bölgeler ve alışveriş yapılabilecek tüm önemli noktaları işaretledik. Haritanın sol tarafında bulunan “Gezilecek Yerler”, “Otel Tavsiyeleri” vb sekmeleri açıp kaparak haritanızı detaylıca kullanabilirsiniz.
Brüksel Gezilecek Yerlere Yakın Otellerde Konaklayın

Brüksel şehrindeki seyahatinizi beklentilerinize uygun ideal bir konaklama deneyimi ile daha keyifli ve konforlu bir hale getirebilirsiniz.
Brüksel’de nerede kalınır? içeriğimizde konaklama olanakları hakkında kapsamlı bilgiler yer alıyor. Her bölgeyi avantajları ve dezavantajları ile birlikte değerlendirip en iyi tercihi yapabilirsiniz. İşte Brüksel’de konaklama için en ideal bölgeler:
- Tarihi yapıları ve Grand Place’ı da kapsayan Eski Şehir Merkezi
- Ünlü alışveriş caddesi Avenue Louise’in de yer aldığı Ixelles
- Türk mahallesinin de yer aldığı Saint Josse ten Noode
- Sanatı ve çok kültürlü dokusu ile dikkat çeken Saint Gilles
- Tren istasyonu ile Eski Şehir Merkezi arasındaki Les Morelles ile Sablon
- Modern yapısı ile öne çıkan European Quarter
Brüksel’de birçok otel seçeneğiniz de var. Benim önerebileceklerimden biri merkezdeki 3 yıldızlı Motel One Brussels. Otel kaliteli hizmeti ile çoğu gezginin beğenisini kazanıyor ve ekonomik fiyatları dolayısıyla da bütçeye uygun konaklama olanakları sağlıyor.
Bunun dışında Brüksel gezilecek yerler yazımızın başında da bahsettiğim gibi 3 yıldızlı Hotel Craves, 4 yıldızlı Marivaux Hotel ve 5 yıldızlı Warwick Brussels Brüksel’de konaklama için güzel birer seçenek.
Brüksel’de Gezilecek Yerlere Nasıl Gidilir?

Brüksel’in gezginler için en rahat ve keyifli özelliklerinden biri yürüyerek Brüksel gezilecek yerler listesindeki birçok yere ulaşılabiliyor olması. Dolayısıyla şehir içi ulaşım için en iyi seçeneklerden biri yürüyüş. Ayrıca Brüksel’de bisiklet yolları da bulunuyor ve bisiklet kullanımı çok yaygın.
Şehir içi ulaşımda popüler toplu taşıma araçları ise metro, tramvay ve otobüs. Genel olarak saat 06.00 ile 00.30 arasında hizmet veriyorlar. 00.30 ile 06.00 arasında ise daha uzun aralıklarla gece seferleri düzenleniyor.
Peki, Brüksel Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir? Brüksel Havalimanı Ulaşım rehberimizde konu hakkında detaylı bilgiler sunuluyor.
Ben burada havalimanı-kent merkezi ulaşım konusunu özetleyecek olursam tren, STIB otobüsleri, De Lijn otobüsleri, taksi ve özel transfer/karşılama hizmetlerinden yararlanabileceğinizi söyleyebilirim.
Brüksel’de Ne Yemeli?

Brüksel denilince muhtemelen sizin de aklınıza hemen patates kızartması, çikolata ve waffle geliyordur. Brüksel ile özdeşleşmiş lezzetleri denemek istiyorsanız işte en popüler Brüksel yemekleri:
- Midye ve Kızartma
- Patates Kızartması
- Waffle
- Stoemp
- Carbonade Flamande
- Çikolata
- Waterzooi
- Steak Tartare
- Vol-au-Vent
- Boulets Liégeois
- Speculaas
- Mitraillette
- Karides Kroket
- Tomates Aux Crevettes Grises
Listedeki gelenekselleşmiş Brüksel lezzetleri hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz Brüksel’de ne yenir? yazımızı da mutlaka okuyun.
Bu arada listede adı geçen yemeklerin içerisinde domuz etinin yanı sıra helal kesim olmayan et ürünlerinin de bulunabileceğini unutmayın.
Brüksel’de Alışveriş için Nerelere Gidilir?

Brüksel tam da alışveriş merkezi denilebilecek bir şehir olmasa da özellikle küçük hediyeler almak için güzel seçenekler sunuyor. Brüksel’den ne alınır? içeriğimizde alışveriş için bazı önerileri görebilirsiniz.
Brüksel’de alışveriş için tercih edebileceğiniz bazı ünlü yerler ise şunlar:
- Rue Neuve
- Avenue Louise
- Galeries Royales Saint Hubert
- Grand Place
- City2
- Place du Grand Sablon
- Docks Bruxsel
- Woluwe
Brüksel’de Akşam Gezilecek Yerler

Brüksel bürokratik bir şehir görünümünde olsa da akşam ve gece saatlerinde de hareketli bir şehir.
Son yıllarda gece hayatı da hızla gelişen şehirde akşam yürüyüşü yapmak ve hoş bir mekanda güzel bir akşam yemeği yemek için birçok seçeneğiniz mevcut.
Brüksel’de akşam saatlerinde gidebileceğiniz bazı yerlerin mini listesini aşağıda görebilirsiniz:
- Grand Place
- Rue des Bouchers
- Rue Neuve
Özet Olarak Brüksel’de Nereler Gezilir?

Avrupa’nın başkenti olması, kültür/sanat merkezleri, sayısız müzeleri, keyifli yeme-içme mekanları, tarihi yapıları ve zenginleşen gece hayatı ile dünyanın en çok ziyaret edilen şehirlerinden biri Brüksel. Brüksel’i hakkını vererek gezerseniz her seferinde kent ile ilgili ayrı bir güzelliğe ve sürprize tanık olabilirsiniz.
Aşağıdaki gibi bir Brüksel gezilecek yerler listesinden yararlanarak seyahatinizi daha keyifli bir deneyime dönüştürme olasılığınız oldukça yüksek:
- Grand Place
- İşeyen Çocuk Heykeli (Manneken Pis)
- Atomium
- St. Michael ve St. Gudula Katedrali
- Brüksel Kraliyet Sarayı (Place Royale)
- Cinquantenaire Parkı
- Mont des Arts
- Galeries Royales Saint-Hubert
- Mini Europe
- Müzik Enstrümanları Müzesi (MIM)
Brüksel gezilecek yerler listesinde kentin simgesi haline gelip onunla özdeşleşen, milyonlarca turistin merak edip ziyaret ettiği popüler noktalara yer verdim. Umarım siz de Brüksel seyahatinizden son derece keyif alıp, unutulmaz anılarla dönersiniz.
Son olarak Brüksel gezinizde size rehber olabilecek Brüksel gezi rehberi ve Brüksel’de ne yapılır? içeriklerimizi de okumanızı tavsiye ediyorum.
Peki, sizin Brüksel gezilecek yerler listesi hakkında söylemek istedikleriniz var mı? Görüş ve önerilerinizi bizlerle paylaşabilirsiniz.
Brüksel’de Gezilecek Yerlerle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Brüksel’de gezilecek yerler konusunda sıkça sorulan bazı sorular…
Brüksel’de mutlaka görülmesi gereken yerler hangileri?
Brüksel’de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında Grand Place, İşeyen Çocuk Heykeli, Atomium, St. Michael ve St. Gudula Heykeli, Kraliyet Sarayı, Mont des Arts, ve Mini Europe bulunuyor.
Brüksel’de ücretsiz gezilecek yerler nereler?
Brüksel’de ücretsiz gezebileceğiniz bazı yerler arasında Adalet Sarayı, Notre dame du Sablon, Parlemantium, Grand Place, Brussels Park, Cinquantenaire Park yer alıyor.
Brüksel’deki en ünlü müzeler hangileri?
Brüksel’deki en ünlü müzelerin başında Müzik Enstrümanları Müzesi, Belçika Karikatür Müzesi, Brüksel Şehir Müzesi, Çikolata Müzesi, Kraliyet Silah ve Askeri Tarih Müzesi, Horta Müzesi ve Kraliyet Güzel Sanatlar Müzesi geliyor.
Brüksel’e ne zaman gitmeli?
Nisan-Mayıs ve Eylül-Ekim ayları Brüksel ziyareti için en ideal dönemler.
Brüksel’de kaç gün kalmalı?
Küçük bir şehir olan Brüksel’e genellikle 2-3 gün ayırmak yeterli ancak çok sayıda müzeyi gezebilmek için biraz daha fazla kalabilirsiniz.
Brüksel Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir?
Havaalanından kent merkezine tren, STİB/De Lijn otobüsleri, taksi ve otel karşılama/transfer hizmetleri aracılığıyla gidebilirsiniz.
Brüksel’de nerede kalmalı?
Brüksel’de kalmak için en ideal bölgeler Eski Şehir Merkezi, Ixelles, Saint Josse ten Noode, Saint Gilles, Les Morelles/Sablon ve European Quarter’dır.
İÇERİK BAŞLIKLARI
Tek kelimeyle harika, ne güzel herkesin anlayabileceği, müthiş bilgilendirici bir yazı. Biz de 13 Haziran 2025 gibi Belçikaya gidip değişik kentlerde 15 gün kadar geçirmeyi planlıyoruz. Yazılarınız (2) çok yol gösterici oldu.
Teşekkürler
serpil
İlginiz ve güzel yorumlarınız için çok teşekkürler Serpil Hanım. Keyif dolu bir seyahat geçirmenizi dilerim. Sevgiler.
Emeğinize ve bu güzel düşüncenize teşekkürler bende sizin bu güzel hazırlanmış sayfanızdan yararlanıyorum.
Merhabalar. Bilgiler için teşekkürler. Bir sorum olacaktı. Müzeler çok pahalı. Brüksel kart diye birşey varmış, sanırım bütün müzelerde geçiyor, bilginiz var mı? Ayrıca şehirçi ulaşım için de öneriniz nedir?
Çok güzel,ayrıntılı,gayet dolu ve tatmin edici bilgiler .Emeklerinize sağlık,anlattığınız yerleri hemen listeme ekledim çok teşekkür ederim.Sonrasında hemen instagram hesabınıza baktım bir de görmek istediğim için gezdiğiniz yerleri.Keşke öne çıkanlarda sabit olarak kalmış olsa demek isterim bir takipçiniz olarak.İyi çalışmalar
Şaşkınım ve ilk defa böyle bir siteye yorum bırakıyorum. 62 ülke gördüm hayatımda. 40 yaşındayım. Bu kadar detaylı, titizlikle, özenle hazırlanmış bir rehber / gezi sayfası görmedim. Ne yurtdışındaki muadilleri ne de yerli sayfalar. Tek kelimeyle kusursuz. Mutlaka tanışmak sohbet etmekte isterim. Elinize sağlık.
Zafer Bey selamlar, öncelikle güzel yorumlarınız için çok ama çok teşekkür ederim. Bu gibi nazik yorumlar yayında bulunduğumuz 12 yıl boyunca bizi gerçekten çok motive etti ve etmeye devam ediyor. Vakit ayrılıp yazılan bu değerli yorumlar inanın insanın güne güzel başlamasına, yaptığı işlerin takdir görmesinden dolayı motivasyonunun artmasına neden oluyor.
Yakın yaşta ve gezme konusunda ortak hobi sahibi de olmamızdan dolayı her zaman tanışmak, sohbet etmek, çay kahve içmek isterim. Umarım ilk fırsatta yüz yüze tanışma şansımız da olur. O zamana kadar kendinize iyi bakın. Sevgilerimle
Sami
Büyük emek vermişsiniz elinize sağlık.
Gittigim her şehirde rehber oldunuz bana, hem bilgiler hem tavsiyeler kafam karışmadan tatilimin tadını çıkarmamı sağladı. Çook teşekkür ederim. Emeğinize sağlık.
Küçük bir not
Manken pis,grand place,borsa binası
Cikolata müzesi,ve kral kraliçenin galerisi hepsi bruksel centralda benim gibi trenle gidenler centralda inip hepsini bir günde yürüyerek gezebilirler
Hocam emeğiniz için teşekkürler. Çok değerli bir çalışma olmuş.
Sami, sayende Brüksel bilgilerimi tazeledim. Eline, koluna sağlık.
Senin de ilgine, güzel yorumuna, yüreğine sağlık. Selamlar abi.
Çok bilgilendirici ve kapsamlı yazılarınız var gerçekten. Büyük emek vermişsiniz elinize sağlık.
İlginiz ve güzel yorumlarınız için ben teşekkür ederim, saygılar.